Lux serisinden tanıdığımız yakışıklı ve soğuk bir Arum olan Hunter aşkımı okuyoruz bu romanda. Ben şahsen Arumları Luxenlerden daha ilginç buldum ve onlar için çok üzüldüm. Devletin Arumları değersizleştirip , kibirli ve parlak Luxenlere bel bağlamaları ve tüm olayın sonunda Arumlara muhtaç olmalarına da sevindim. Gün gelir devran döner işte. Serena ile ilişkileri ise tutkuluydu.Çekimlerini beğendim. Daha yetişkin bir kitleye hitap ediyordu Lux serisine göre. Okumak benim için daha kolay oldu bu yüzden. İyi okumalar. Güle güle canım Hunter. Bu arada kapak yine saçmaydı:( Hunter ile alakası yok çocuğun.
