Gönderi

bazen-ol-maz.
Biz bitti demeden bitmez! Aylardır yoğun yaşam temposunun ardından ilk kez evde bu kadar uzun vakit geçirdim. Misafirimiz de vardı, zihnim ve bedenim günlük işlerle yeterince meşguldü. Bazen böyle olur, dağlar çökse üstünüze dimdik durursunuz da ayağınıza taş değse canınız yanar, yıkılırsınız. İnişli çıkışlı duygusal süreçler, yoğun tempo, bölünmüş rollerim ve yaklaşan streslerimi bu kadar kontrol edebildim. Halbuki dün gece “bitti” demiştim, en azından inişli çıkışlı duygusal süreçler. Aferin profesör, şimdi sadece inişli duygusal süreçler kaldı elinde, tebrikler koçum, yine harikasın. Keşke bu kadar çabuk alışmasak bir şeylere, hemen canımız ciğerimiz yapmasak. Bize mi düştü el aleme destek olmak, yoldaş olmak? Sanki biz olmasak o yolda yürümeyecek o. Öyle güzel yürüyecek ki şaşarız. Ne sandın, film mi çekiyoruz? Senin yazdığın senaryo mu oynayacak? Bırak artık şu romantik serseri ayaklarını. Hani nerede kaldı senin realizmin, rasyonalizmin? -blablabla- Amma kızdın kendine, başkası olsa böyle mi yapardın? Hayır yapmazdın. Tatlı tatlı konuşurdun hatta bazı yerlerde öyle bir konuşurdun ki karşındaki kendine asla kızmazdı, süreci olabildiğince sakin yaşamasını sağlardın. E kendine gelince ne oluyor? Hani öz şefkat hani psikoloji hani öz saygı? Boş ver. Herkesin vardır bi boş ver noktası. Küfürden rahatsız olmayacağınızı bilsem bu cümleyi daha dobra da kurardım ama gerek yok şimdilik. Bazen olmaz. Bunu en çok sen söylersin. Hem de her şey için. Olmuyor işte.. Nelerin olmayışlarına alıştın sen. Ailenin, başarının, paranın, duygunun… Yine duracaksın dağ gibi dimdik. Var mı başka yolun? Yok. Bırak mızmızlanmayı. Silkelen ve kendine gel. Az kaldı, bazen de olur, bunu da unutma. Bazen olur bazen olmaz arkadaşlar, ikisinde de kalplerimizin mutmain olması dileğiyle, Hoşça kal-mayın.
··
62 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.