Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bir sonraki işim de fazla sürmedi. Şöyle uğramak gibi bir şeydi. Noel malzemeleri üstüne uzmanlaşmış küçük bir şirketti: Işıklar, kâğıt süslemeler, Noel Baba, kâğıt ağaçlar falan. İşe girdiğimde Şükran Günü'nden önce beni çıkarmak zorunda olduklarını söylemişlerdi. Şükran Günü'nden sonra iş olmuyordu. Bu koşulla işe alınmış yarım düzine adam vardı. Kamyonları yüklüyor, yükü indiriyorduk daha çok. Hülyalı dolanıp sigara içiyorduk bir de. Ama Şükran Günü'ne dek dayanamadık altımız da. Her gün öğle tatilinde bir bara gitme fikri benden çıkmıştı. Öğle tatili giderek uzamaya başlamıştı. Bir gün geri dönmedik. Ertesi sabah, bütün iyi işçiler gibi iş başındaydık. Artık istenmediğimiz söylendi. "Şimdi," dedi müdür, "yeni bir kadro bulmalıyım." "Ve Şükran Günü kapıya koyarsınız herkesi," dedi birimiz. "Dinleyin," dedi müdür, "Bir gün daha çalışmak ister misiniz?" "Yeni adamlar bulabilmen için mi?" dedi biri. "İşinize gelirse," dedi müdür. İşimize geldi ve bir gün daha çalıştık, kahkahalar atıp kutuları havalara fırlatarak. Sonra çeklerimizi alıp odalarımıza, sarhoş kadınlarımıza döndük.
Sayfa 160 - Metis Yayınları, 9. Basım. Çev: Avi PardoKitabı okudu
·
28 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.