Kızını daha fazla üzmek istemeyen Faiz Bey ciddileşti
ve müstehzi suallerinin cevabını beklemeyerek söyledi:
- Güzel bulmuşsun, dedi, fılhakika şarklılar, kediler,
garplılar da köpekleri bunun için severler; şarklı tembel,
garplı da çalışkandır. Fakat gel seninle bu muammayı
birlikte halledelim. Acaba her oturan adam tembel, her
koşan adam çalışkan mıdır?
Neriman'a baktı ve cevap vermesini beklemeden devam etti:
-Kimi adam vardır ki sabahtan akşama kadar oturur
ve düşünür. Onun bir hazine-i efkârı vardır, yani fikir
cihetinden zengindir; kimi adam da vardır ki sabahtan
akşama kadar ayak üstü çalışır, mesela bir rençper, fakat
yaptığı iş dört tuğlayı üst üste koymaktan ibarettir. Evvelki insan tembel görünür velakin çalışkandır, diğer insan çalışkan görünür velakin yaptığı iş sudandır. Zira birisi maneviyat ile zihin gayretiyle yapılan iştir; öbürü
vücut ile bedenle yapılan iştir. Maneviyat daima daha
alidir, vücut sefildir. Yapılan işlerin farkı da bundandır.