Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Tebliğ yılları Tebliğin beşinci yılında baskılar artınca Osman b Affan başkanlığındaki heyetle bir kısım Müslüman Habeşistan’a göç etti. Kureyş ileri gelenleri başta Rasule itiraz etmediler.Ne zaman ki putlara tapmayı eleştiren ayetler nazil olunca açıkça Hz Muhammed’e tepkilerini gösterdiler.Çünkü Mekke müşrikleri atalarından miras aldıkları inanç ve gelenekleri terk etmek istemiyorlardı.Bu hususta Kuranı Kerim; “Onlara Allah’ın indirdiğine gelin denildiği zaman babalarımızın üzerinde bulunduğu yol bize yeter, derler.Ataları hiçbir şey bilmiyor ve doğru yol üzere bulunmuyor iseler de mi?” Mekkeli müşriklerin karşı gelmelerindeki bir neden de Kureyş içinde geçmişe dayanan kabile mücadeleleriydi.Haşimoğulları ile geçmişten beri mücadele eden kabileler İslam dinini istemiyordu.Ebru Cehil ; “Biz Abdümenafoğulları ile şimdiye kadar çekişip durduk.Onlar halka yemek yedirdi biz de yedirdik.Onlar bağışta bulundu biz de bulunduk.Artık kulak kuşağa giden yarış atı durumuna gelince onlar içimizde peygamber var dediler.Biz bunun dengini nerden bulup çıkaracağız.Vallahi bu sebeple hiçbir zaman onu tasdik etmeyiz” Müşrikler Hz Muhammed’i davasından vazgeçirmek için çok uğraştı. Utbe b. Rebia “Eğer davandan vazgeçersen toplumda iyi bir konuma getirilir, Mekke’nin en zengin kişisi olursun.Ancak Hz Muhammed kesin bir dille reddetti.Amcası Ebu Talib’in uyarısı üzerine “Güneşi sağ elime Ay’ı sol elime verseler davamdan vazgeçmem.Ya Allah bu dini üstün kılar ya da ben bu uğurda ölürüm” Bunun üzerine Kureyşliler Haşimoğullarını açık bir şekilde boykot etme kararı aldı.Nübüvvetin 10. Yılına denk gelen bu süreçte Ebu Talib ve Hz Hatice vefat etti.Hüzün yılı olarak adlandırılan bu yılda efendimiz miraca çıkarak Rabbiyle buluştu. Medineliler Evs ve Hazrec kabileleri arasındaki düşmanlıktan dolayı Hz Muhammed’i kurtarıcı olarak görüyorlardı. 620 Akabe Biatı Esad b.Zürare başkanlığında Medineliler Hz Muhammed’in davetine katılma sözü verdi.Ertesi yıl aynı yerde buluşarak Efendimize biat sözü verdiler.Musab b.Umeyr Yesrib’i gönderilerek Medine’de İslamlaşma faaliyetleri başladı. Medineliler 622 yılından itibaren hicret etmeye başladılar.Önce iman edenler göç etti iki yıl sonra Efendimize hicret izni geldi.Mekkeliler bir yandan Hz Muhammed’i öldürmek için plan yaparken Hz Muhammed ve Hz Ebubekir gizlice hicrete çıktı.Mekkelileri oyalamak için üç gün mağarada kaldılar.Bu süreçte Amr b.Fuheyre sürüyü civarda otlatıyor ve onlara süt veriyordu.Üç gün sonunda anlaştıkları gibi Abdullah b.Uraykıt da onlara kılavuzluk etti.Yolda birçok tehlike yaşadılar.Kureyş mevkine gelince Süraka b.Malik ödülü alabilmek için kafilenin peşine düştü.Hz Muhammed’e yaklaştıkça atı yuvarlandı ve kuma gömüldü.Hz Muhammed onu affetti ve daha sonra Müslüman oldu.Mekke’den uzaklaştıkça içini hüzün kapladı dönüp doğduğu topraklara baktı.Rabbi teselli etti.Kuran’ı sana farz kılan Allah şüphesiz seni dönülecek yere döndürecektir. Yesrib Mekke’nin 350km kuzeyindeydi.Hicaz’ın en önemli ikinci şehriydi.Hicretten sonra Medine adını aldı.Medine’ye girdikten sonra ilk olarak Mescid’i Nebevi inşa edildi.Mescid’in bir bölümü olan Suffe de eğitim öğretim faaliyetleri yapılırken aynı zamanda evi barkı olmayan fakir sahabiler burada kalıyordu. Ha Muhammed din kardeşliği konusunu pekiştirmek için 90 sahabeyi toplayarak Ensar ve muhacirden birer kişiyi din kardeşi ilan etti.Muahat denilen bu uygulamada Abdurrahman b. Avf ile ensarda Sa’d b. Rabi kardeş yapıldı.Sa’d Medine’nin en zenginlerinden olup malını her şeyini Abdurrahman ilke paylaşmak istediyse de o kabul etmeyerek kendisi ticarete başladı.Bu durum ticaretle uğraşan Yahudi kabilesi Kaynuka’nın hoşuna gitmese de Efendimiz siyasi bağımsızlık için ekonomik bağımsızlığın gerektiğini çok iyi biliyordu.Ensar muhacir kardeşliği bu güce ulaşmada etkili oldu.Hatta öyle ki mirastan bile pay alıyorlardı.Daha sonra “Allah’ın kitabında kan akrabaları birbirine varis olmaya daha layıktır” ayeti nazil olunca bu uygulamaya son verildi. Hz Muhammed şehrin sınırlarını belirledi ve nüfus sayımı yaptırdı.Şehrin nüfusu 10.000 iken içlerinden 1500 kadar kişi Müslümandı.Evs ve Hazrec kabileleri yanı sıra bölgede 4.000 kadar üç farklı kabileden Yahudi vardı.Hz Muhammed hepsini toplayarak Medine Sözleşmesi yaptı. Tahvil-i Kıble(Kıble değiştirilmesi) Hz Muhammed Kabe’ye doğru yönelerek namaz kılardı.İsra olayından sonra imkan ölçüsünde Kabe’yi araya alarak Mescid-i Aksa’ya doğru yönelerek namaz kılmıştır.Akabe biatlarından sonra Medineli Müslümanlar Mekke’ye değil Kudüs’e yönelerek namaz kılmıştır.Efendimiz de Medine’ye hicret ettikten sonra Kudüs’e yönelerek namaz kılmıştır.Hatta inşa edilen Kuba mescidi ve Mescidi Nebevi’nin kıbleleri Kudüs’e yönelik yapılmıştı.Bu durum polemik konusu yapılmaya çalışılmıştır.Mekkeli müşrikler”Atamız İbrahim’in kıblesine sırt çeviriyor” derken Yahudiler “Bizi kafirlikle suçluyor ama bizim kıblemize dönüyor.” Hz Muhammed birçok kez Medine’de diğer mescitleri ziyaret ediyordu.Mescidi Nebevi’ye 5 km uzaklıktaki Selimeoğullarının yurduna gelerek Beni Selime Mescidini ziyaret etti.Burada Kudüs’e doğru namaza durdular.İki rekat kıldıktan sonra ayet geldi.”Ey Muhammed biz çok kere senin yüzünü göğe çevirdiğini görüyoruz.Bundan böyle yönünü Mescid-i Haram’a çevir.”Bunun üzerine Hz Muhammed cemaat arasından geçerek güney yönüne doğru namaza devam etti.Bu mescit mescidi kıbleteyn olarak adlandırılır. Mekkeli müşrikler Medineli Müslümanların güçlenmesini sindiremedi.624 yılında Ebu Sufyan başkanlığındaki kervan Suriye’ye doğru yola çıktı.Müslümanlar bu kervanın lehlerine olduğunu bildiğinden baskın yapmayı kararlaştırsalar da durum istedikleri gibi olmadı ve Mekkeliler plan yaparak Bedir’de Müslümanlarla karşı karşıya geldi.Bu savaşta Ebu Cehil gibi Mekke’nin ileri gelenleri olmak üzere birçok müşrik öldürüldü.625 Uhud Savaşında ise Müslümanlar 70 kadar şehit verdi.Bu süreçte Yahudiler Medineli Müslümanlar ile yaptıkları anlaşmaya uymayınca Bedir Savaşından sonra Kaynuka,Uhud Savaşı sonrası Nadirler Hayber’e,Hendek Savaşı (Ahzab Gazvesi) sonrası ise Kurayza kabilesi sürgün edildi. 628-Hudeybiye Hz Muhammed bir gece rüyasında sahabiler ile birlikte Kabe’yi tavaf ettiklerini gördü.Rüyasını Müslümanlara anlattı ve kısa zamanda umreye gideceklerin hazılanmasını müjdeledi.Zilkade ayında yola çıktılar.Önden heyet göndererek asıl amaçlarının umre olduklarını Mekkelilere bildirmiş ve Kabeye varmadan ihrama girmişlerdi.Mekkeliler Hz Muhammed’in ve Müslümanların geldiğini duyunca telaşa kapıldı.Ne olursa olsun onları Mekke’ye almayacaklardı.İlk etapta elçi olarak gönderilen Hz Osman’ı rehin aldılar.Müslümanların gerekirse savaşacaklarını anlayınca çekindiler ve barış teklif ettiler.Yapılan anlaşmaya göre seneye umre ziyareti üç günde tamamlanacaktı.Bu anlaşma Mekkelilerin Müslümanları temine tanımış olduklarını gösterir.Her ne kadar Müslümanların aleyhine görünen maddeler içerse de Müslümanlar için zafer olduğu sonradan anlaşılacaktı.Bu anlaşmadan sonra İslamiyet daha hızlı yayılmış ve diğer devletler İslam’a davet edilmişti. Hayber(629)’de ayaklanan Yahudiler üzerine sefere çıkılarak Hayber fethedildi. Mekke’nin Fethi(630) Hz Muhammed Mekkelilerin anlaşmayı feshetmesi üzerine gizlice orduları hazırlayıp Mekke üzerine sefere çıktı.Bu süreçte Ebu Süfyan (Mekke reisi)ilk olarak esir alındı daha sonra Müslüman olmayı kabul etti.Müslümanlar zaferle Mekke’ye girerek fethetti ve Kabe putlardan temizlendi.Birçok Mekkeli Müslüman olmayı kabul etti. Veda Haccı-Veda Hutbesi Mekkeli müşrikler Hz İbrahimden kalma hac geleneğini devam ettilerse.Ancak bazıları putlar adına kurban keserken bazıları da Kabe’yi çıplak tavaf ederlerdi.Nihayet hicretin 9. Senesinde “Yol bulabilen insanların Beyt’i hac etmeleri Allah’ın hakkıdır.” Ayetinden sonra hac ibadeti farz kılındı.Hz Muhammed yaklaşık 100 bine yakın Müslüman ile birlikte hac ibadetini gerçekleştirdi.Mina’da iken kendisine Nasr Süresi nazil oldu ve böylece tebliğin tamamlandığı anlaşılmış oldu. Veda Haccından Medine’ye dönüldükten sonra Bizans hakimiyetindeki Mute Bölgesi Kuzey Arabistan’a sefer düzenleme kararı alındı.Efendimiz kendini iyi hissetmediğinden İslam sancağını Zeyd b.Haris’inin oğlu Usamey’e teslim ederek onu ordunun başına geçirdi.Durumu ağırlaşınca ümmete namaz kıldıramayınca Hz Ebu Bekir’i imam olarak tayin etti.Durumu giderek ağırlaştı ve 8 Haziran 632de Rabbine kavuştu. Hz Muhammed’in mirası Hz Muhammed çok sade bir hayat sürmüş eline geçen dirhem veya hurmayı hemen ihtiyaç sahiplerine dağıtırdı.Vefat etmeden hemen önce evinde kalan beş dirhemin hemen ihtiyaç sahiplerine verilmesini bununla Allah’ın huzuruna çıkmaktan haya edeceğini söylemişti.Bir gün Hz Ömer ziyaretine geldi.Efendimiz istirahat ediyordu ancak altında ne minder ne de yatak vardı.Hurma liflerinden yapılmış yastık yüzünde iz yapmıştı.Hz Ömer bunu görünce ağlamaya başladı.Hz Muhammed ne için ağlıyorsun Ömer dedi. “Tüm imparatorlar krallar ihtişam içinde yaşarken siz..”Hz Muhammed tebessüm ederek “Dünya hayatı sadece bir eğlence ve oyundan ibarettir.Ahiret yurdu asıl hayattır.Keşke bilselerdi.İstemez misin ey Ömer dünya onların olsun ahiret ise bizim...” Efendimizin en büyük mirası Kuran ve sünneti olmuştur. Tahıyyatül mescid:Mescide girer girmez oturmadan kılınan namazdır.Hz Muhammed “Sizden biriniz mescide girdiğinde oturmadan iki rekat namaz kılsın.”Ezan okunduğunda namaz kılmak amacıyla mescide giren birinin kılmasına gerek yoktur.Mescidi Haram’ın tahiyyesi ise tavaf etmektir.Oraya giren hemen tavafa başlamalı;tavaf niyeti olmadan giren ise iki rekat namaz kılmalıdır.
·
191 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.