Ne zaman istemeden elim eline değse,ayaklarımız masanın altında çarpışsa damarlarımda kanım nasıl coşuyor,ah! Ateşten kaçar gibi geri çekiliyorum ve gizli bir güç beni yeniden öne çekiyor,başımı döndürüyor.Ah! Onun masumiyeti,onun kaygısız ruhu bu küçük samimiyetin beni ne kadar huzursuz ettiğini farketmiyor.Konuşurken elini elimin üstüne koyduğunda,sohbete ilgiyle bana doğru eğilirken cennetten gelen soluğu dudaklarıma ulaştığında,fırtınasına kapılıp batacağıma inanıyorum.