Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İrâde, akıl ve bilinç
"Biz bir şeyi, bulduğumuz bir sebepten dolayı istemeyiz, tam aksine onu şiddetle arzu ettiğimiz için sebepler ihdas ederiz; hatta bu isteklerimizi gizlemek üzere felsefeler inşa ederiz, ilâhiyat bilimleri kurarız." Burada Schopenhauer herhalde akıl ve mantığın hayatta bir işe yaramadığını söylemek istemiyor. Ancak irâde metafiziği zaviyesinden bakıldıkta olay farklıdır. Şiddetle arzu etmek, irâde işidir. Sözgelimi “Bin atlı akınlarda dev gibi bir orduyu yenmek” akılkârı değildir; ama iman, inanç, ideal işidir; bunlar ise doğrudan doğruya irâde meselesidir. Schopenhauer'ın kanaatince, kimse kimseyi mantık oyununa getirerek yoldan çıkaramaz yahut inandıramaz. Bir kimseyi bir şeye inandırmak istiyorsak evvela onun isteklerine, menfaatlerine ve iradesine hitap etmeliyiz. Her ne kadar bireyin beşeri faaliyetlerini yürütmesinde akıl ve bilinç kolaylık sağlasa da asıl yükü taşıyan irâdedir.
Sayfa 243Kitabı okudu
9 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.