·
522 görüntüleme
Julie garwood un bütün kitapları garip bir şekilde birbirine benziyo. Zengin erkek fakir kadın, kaba, suratsız adam tatlı kadın. Kitapları hep böyle gidiyo ama okuması keyifli kitaplar yazan yazım dili kolay ve akıcı bir yazar bence. Hastasıyız:)
Yorumunuzu şimdi gördüm desem inanır mısınız?🤭 Aslında benzer karakterler yazması sıkıntı değil. Ama kitaplarını üst üste okuyunca bu durum göze batıyor. Monica McCarty'de de aynı durum mevcut mesela. Çok güzel tarihi aşk kitapları yazıyor ama karakterlerinin tavırları birbirine benzediği için üst üste okuyunca sürekli aynı şeyi okuyormuş hissi oluyor. Bu yazarları aralıklı okumak en iyisi sanırım.😊
Herhalde yazar bakmış Gelin'in sevildiğini görmüş ve "e ben bunu biraz değiştirip yeni kitap diye okuyucunun önüne koyayım" diyerek Düğün'ü yazmış 😅 şu bazı kitaplarda erkek karakterlerin kadın karakterleri aşağılayıp durması, atışırken kırıcı olması falan çok sinirimi bozan bir durum. Yazarların bu karakterleri normalleştirme çabası canımı sıkıyor
Yazar benzer kitaplar yazarak kendini kısıtladığı için bu kitap, Gelin'in düşük bütçeli bir versiyonu gibi olmuş. Gelin de çok iyi bir kitap olmadığı için bu durum Düğün için pek iyi olmamış.😂 Ne yazık ki tarihi aşk kitaplarının olmazsa olmaz erkek tipi, kaba ve kırıcı erkekler. Tarihi aşk kitabı yazan yazarların da çıkış kapısı şu oluyor: Gerçekçi karakter yazıyoruz diyolar. Gerçekçi karakter yazmalarına bir şey diyemem (bunu dememe rağmen bu tip erkeklere laf etmekten geri duramıyorum😂) ama denkleme aşkı soktuklarında bir şeyler derim. Çünkü ne olursa olsun bir kadının, kendini bu kadar aşağılayan bir adama aşık olması ve kitabın finalinde aynı adamla sözde mutlu sona kavuşması benim için kabul edilebilir değil.
Sanki yazar farklı isimlerle aynı kitabı yazmak istemiş de kimse anlamasın diye bir iki farklı şey eklemiş gibi oshxnwodhb
İlk kitap ile bu kitap konu ve karakterler bakımından benzer olduğu için ister istemez bu hissiyat oluşuyor.😂
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.