Hayatın hep yeni şeylerle dolu olacağını zannettiğimiz bir dönem oluyor.Sonra bir gün öyle bir şey olmadığını anlıyorsunuz.Hayatın boşluklardan oluşan bir şey olduğunu görüyorsunuz.Yokluklardan.Kayıplardan.Varken yok olan şeylerden.Şeylerin bıraktığı boşluklara uzanıp anıların olduğu yerdeki o gerilimli, parlak donukluğu hissedebiliyorsunuz ama o boşlukların etrafında ve arasında büyümek zorunda olduğunuzu da anlıyorsunuz.” syf 177
Helen Macdonald, babasını kaybediyor.Büyük bir depresyon yaşıyor.Yasla ilgili kitaplar okuyor, küçüklüğünden beri yırtıcı kuşlar ilgisini çekiyor.Rüyalarında da sürekli atmacalar görüyor.Küçükken okuduğu T.H.White Çakır Kuşu kitabını anımsıyor.
Bir çakır kuşu eğitmenin kendisine iyi geleceğini düşünüyor.
Atmacanın A’sı’nda Helen Macdonald, Mabel adını verdiği çakır kuşu ile geçirdiği bir yılı anlatıyor
Doğaya sığınarak kendini iyileştirmesinin öyküsünü...
Edebi olarak da çok güçlü bulduğum bir metindi Atmacanın A’sı.Bolca da ödüllü bir kitap ayrıca.