Herkes Herkesle Dostmuş Gibi... şaşırtan bir kitap oldu beni.Bir ara “ne okuyorum ben?”diye de düşünmedim değil.
Kitabın başında karakterlerle tanışmaya başlıyorsunuz, sonra o karakterler kayboluyor.Başka karakterler çıkıyor karşınıza, her birinin öyküsüne bir yerde dahil oluyorsunuz okuyucu olarak, sonra bir bakıyorsunuz yeni bir karakterle geride bırakıyorsunuz bir önceki karakteri.
Karakterlere çok da takılmadan okumak gerek.Camilo Jose Cela’nın Arı Kovanı’nı hatırlattı bana.Onun kadar derinlikli olmasa da.