Büyü
Yaşar Kalafat, Büyü 2 adlı kitabıyla, tarihin her dönemimde dikkat kesilen ve önem verilen büyü kavramını,
Türk kültür tarihi içinde ele alıyor.
Din ile büyü arasında doğal bağlantı olup olmadığı, çok eski zamanlardan bu zamana kadar süregelen tartışmadır. Çok tanrılı dinlerden tek tanrılı dinlere ya da pagan kültürler de bile bu ilişki sorgulanıyor. Neresi din, neresi büyü, farklar, benzerlikler her daim bilim ve din dünyasında tartışılan durumdur. Din ile büyü beraber yürüyüp tarihin çeşitli anlarında peşlerine başka unsurları da ekleyip günümüze kadar gelirler. Büyünün yanında fal ve falcılık da olmazsa olmaz olarak ortaya çıkıyor. Lakin bu kitap, bunları derinlemesine, örneklerle, kavramlarla, kuramlarla, bilimsel veya dinsel sözlerle incelemiyor.
Burada büyü konusu saha araştırmaları üzerinden anlatılıyor. Kitapta Malatya ve çevresi, Kayseri ve yöresi, Akçaabat ve yakın çevresi, Mersin ve çevresinde bazı inançların büyü boyutuna bakılıyor. Bahsi geçen bu halk inanışlarının ne kadarı büyü, ne kadarı geleneksel ve artık otomatiğe bağlanmış bir inanç? Kırklama, al karası, kilit açmak, ay tutulması (bu ay tutulmasını ayrıca önemsiyorum ve fırsatım olursa bu konu üzerinde biraz araştırma yapacağım), yiyecek, içecek, günler üzerinden çeşitli anlatımlar yer alıyor. Anadolu'nun farklı coğrafyalarında yaşanan/yaşanmış örnekleri büyü kavramı ile irtibatlandırıyor.
Büyü, büyücülük ve bunların eski Türklerde nasıl yapıldığı ve buradan hareketle halk inanışlarına nasıl geçtiği ile ilgili bir bağlantı bulamadım. En son kısımda yer alan '…aşık kemiği örneği' de yetersiz. Zaten çeşitli tebliğ ve makalelerden oluştuğu için ağırlık halk inanışları üzerinedir, yani bildiğimiz veya duyduğumuz büyü üzerine bir çalışma değil. İslam dininde büyü, fal, büyücülüğün lanetlendiği ifade edilse de din ile iç içe geçen bir durum yerine halk inanışlarının halk üzerindeki etkisi, bilinirliği ve aktarımı gözüküyor.
Burada anlatılanlar, yazarın farklı makalelerinin bu kitap altında birleştirilmesi ile ortaya çıkmış. Benzer, aynı yerler mevcut. Bu durumu yazar kitabın başında açıklıyor. Ben biraz 
Büyü, Bilim ve Din adlı kitap gibi bekledim. O kitaba da bakılmasında yarar var.
Bu kitabı 23 Şubat 2021 tarihinde okudum. Bu yazı ise 30 Mayıs 2021 tarihinde 1000Kitap sitesine eklendi.
·
55 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.