8 Ocak 1987
Daha evvel vakitler düşüp kalktığım eğreti dostlar artık beni açmıyor. Enter menter topu birbirinden beter. Onlarla karşılaştım mı yüreğim daralıyor, üstüme bir zavallılık düşüyor. Bir ayak önce uzaklaşmak için zıngıldayıp duruyorum. Sonra da aklım ve gönlüm yumuşamasın diye eskiden bana yaptıklarını, bundan böyle de yapacaklarını bir bir gözümün önüne dikiyorum.
Doğrusu, kendini bilen sanatçılar, pazar kayığı gibi kalabalık yerlerde bulunmayı, herkesle kolayca tango rengine boyananlarla laklaka etmeyi pek sevmezler. Abdülhak Şinasi'nin demesine göre Haşim, bir saat sonra akrabasından birisiyle buluşacaksa o saati iğneli fıçı içinde geçirirmiş.
Yahya Kemal de öyledir. O da kendini ve şiirini seven üç beş dosttan başkasıyla şırlamak istemez. "Boşuna ruh yorgunluğu oluyor.” der.