Kitap çok güzeldi. Sadece sonu beni tam olarak tatmin etmedi ama yine de iyidi. Birçok duyguyu hissettim bu kitapta. Bir kadının kızı, aşkı ve kendi için hayat mücadelesini okudum. Bir kadın istediğinde neler başarabileceğini ama yine de bazı şeylerin elimizde olmadığı bir kez daha anladım. İnsanların her zaman gaddar ve dedikoducu olabildiklerini gördüm. Bir insan, insanların hakkında nasıl bu kadar kolay iğrenç dedikodular yaparak, hayatı ona zindan etmekte haklı görebilir ki kendini! İnsanlara çokca kızdığınız ve duygusal olarak zorlandığınız bir kitaptı diyebilirim. Yazarın okuduğum ilk kitabı; dili olsun, geçmiş ve şimdiki zamana geçişleri olsun çok iyidi. Kitabın konusu: Geçmiş zamanda: Beattie Blaxland adında, büyük hayalleri olan kızımızın; evli sevgilisinden hamile kalması sonucu, hayatının tepetaklak olmasına ve Henry'in karısından kaçıp, Beattie'i ile yeni hayat kurma çabası ise her şeyin tamamen başka bir yöne kaymasına sebep oluyor. Ve hayat bir şekilde Beattie ve kızı Lucy'iyi Kır Çiçeği Tepesine sürüklüyor. Bir taraftan da Şimdiki zamanda: Beattie'nin torunu balerin Emma'nın geçirdiği bir kaza sonucu artık balerinlik yapamaması sebebiyle ailesinin yanına geri dönmesi ve orada büyükannesinden ona miras kalmış olan, Kır Çiçeği Tepesi adında çiftliği öğrenip, oraya yaptığı yolculukta büyükannesinin geçmişine doğru serüveni başlıyor. Ortaya çıkan ve birazı günümüze uzanan sırları ile kendi asıl kişiliğini ve özel hayatına anlam katacak kişiyi de buluyor.

Kır Çiçeği TepesiKimberley Freeman · Arkadya Yayınları · 20132,909 okunma

·

3 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.