Kısa ve dolu kitap. Benim okuduğum Can Yayınları'nın bastığı basımdı. 152 sayfadan oluşuyor. Bunun yaklaşık 30 sayfası resim. Dolayısıyla bir günde okunabilecek bir kitap. Fakat kısa olması, resimli olması sizi yanıltmasın 500 sayfalık bir çok kitaptan daha değerli bir kitap. Bu yönüyle kesinlikle bir çocuk kitabı değil.
Kitap şekil olarak bir sosyalizm eleştirisi gibi geliyor. Tabi tartışmalı bir durum bu. Sosyalizm hakkında yeterli bilgiye sahip değilim. Fakat gördüğüm kadarıyla bir Sosyalizm eleştirisinden çok insanın kendisine doğru bir eleştiri var. Şahsi düşüncem kitap 1984 kitabının bir uyarlaması gibi. Sorgulamadan inanan, benimseyen insanlara bir eleştiri var. Sistem ister Kapitalizm olsun, ister Sosyalizm olsun onu yöneten, ona tabi olanlar biziz. bu bakımdan insanların içindeki o "kötülükler" devreye girince sistemin adı ve biçiminin hiçbir önemi kalmıyor. Örneğin günümüz Türkiye'sinde de aynı durum var: Tek adam ve ona sorgusuz, karşılıksız bir şekilde itaat eden kimseler. Misal Türkiye'nin Osmanlı'dan Cumhuriyet'e geçiş sürecinde de, Rusya'nın Sosyalizm'e geçişinde de ezilen kesimler neredeyse hep aynı olmuştur. Çünkü insan ve zihniyeti değişmiyor. Bu bakımdan sistemi vesaire değiştirmeden önce "sıradan" insanlar olarak önce biz değişmeliyiz. Yoksa dünyanın en iyi, en demokratik yasalarını da getirsen hiçbir etki doğurmaz. Kişisel kanaatim insanlar da ancak ve ancak kitap okuyarak, kişisel gelişimlerini tamamlayarak gelişebilir.
Velhasıl, bu kitap bende olduğu gibi okurları bu tür düşüncelere yönlendirdiği ve doğamızdaki kötülükleri apaçık yüzümüze vurduğu için gayet değerli, okunulması gerekilen bir kitap diye düşünüyorum.
Herkese iyi okumalar dilerim.