1. Dünya Savaşı yenilgisi sonrasında İstanbul, İngilizler başta olmak üzere İtilâf kuvvetlerinin işgali altındadır. Anadolu'da bir direniş başlamıştır. Istanbul'da ise durum daha da karışıktır. Padişah taraftarları, İngiliz sevdalıları, Anadolu direnişini destekleyenler, Ermeniler, Rumlar..
Kitap her ne kadar sahnenin Anadolu olduğunu ima edip İstanbul için "Sahnenin Dışı" dese de orda da bambaşka bir sahne gözler önüne serilmektedir. Düşmana karşı mücadele direk düşmanın bulunduğu yerden Istanbul'dan yapılmaktadır.
Eserde alt metin olarak yukarda bahsettiğim tarihi sahne anlatılsa da asıl olay anlatıcımız Cemal (Mahur Beste'de bahsi geçen Atiye Hanım'ın yeğeni) ile Sabiha'nın çocukluktan beri devam eden aşk mı dostluk mu tam adını koyamadığımız maceralarıdır. Sabiha güçlü kadın karakteri olarak çok güzel ele alınmışken düşmana karşı mücadelede Cemal'in yanında İhsan Bey'i başarılı ve mücadeleci bir karakter olarak görürüz.
Gncokuyor hocamın da incelemesinde bahsettiği gibi Sabiha'da Afife Jale'yi andıran yönler dikkat çeker.
Kitapta gerçek karakterler ile kurmaca karakterler iç içedir. Bir yerde karşımıza Yahya Kemal çıkarken başka yerde kahvede oturan Ahmet Haşim ile karşılaşmamız mümkün. Bu da tarihi romanların cilvesi işte: Gerçeği kurmacayla harmanlayıp bize sunması.
Tanpınar üçlemesinin ilk kitabı olan Mahur Beste'den sonra okunması gereken ve ordaki karakterlerle de yer yer karşılaştığımız ve bir yönüyle de Milli Mücedele dönemini anlatan eser olarak bağımsız olarak da okunabilecek bir eser.
Tanpınar'ın yazdığı her şeyi keyifle okuyan benim gibi hayranlarına kesinlikle tavsiye ederim. Tanpınar'la tanışmak isteyenler için ise bu kitabı ileriki bir tarihe erteleyip Saatleri Ayarlama Enstitüsü'nü okumalarını salık veririm.
Hocam, Afife Jale benzerliği sizin de dikkatinizi çekmiş bu konuda ortak fikirde olan var mı bilmiyorum bir yerde de denk gelmedim ama Tanpınar'ın karakter yaratımına bakarsak neden olmasın :) diyoruz