Gönderi

ŞEM'Î MOLLA
¶ Hâlet Efendi, Sultan Mahmud'un dâima başvurduğu gizli bir müşaviri iken zamanla devletin başında, mutlak bir nüfuz kazanmış, dilediği gibi azil ve nasbettirir, sevmediklerini taşralara sürdürür, îdam hükmü verdirir, devlet idaresini korku ve şüphe içinde yaşatır; belki pâdişahtan daha kudretli bir adam olmuştu. ¶ Şem'i Molla'nın konaği gerek İstanbullu gerek taşralı devlet düş künlerinin ekseriya uğradığı, şikâyetlerini yükselttiği bir yerdi; kendileri kadar devirden ve devrandan memnun olmayan Molla da onlara yüz veriyordu. Bazen pek yukarılara kadar çıkan keskin târizleri iş başında olanların kulaklarına kadar mutlaka giderdi. Böyle iken bu zata, menfà yolu görünmek şöyle dursun, bir serzeniş bile edilmiyordu. Allah, Allah! Bu ne kadar garip bir şeydi. ¶ Berrîzâde Atâullah Efendi zamanında sönmüş bir hânedan olan Berrîzâdelerin namını tekrar parlatan Şem'î Molla'dır. Bu da başka bir hikâyedir, anlatılmaya değer. ¶Şem'i Molla sözü Hünkar'a ve bana getirir; der ki: "İşi iyi bilmeyenler, Hünkâr'ı çok cesur, celadetli bir padişah bilirler, hâlbuki her dakika şüphe içinde yaşayan korkağın biridir; en mânâsız ve aslı astarı olmayan kötü bir haber alsa korkusundan tir tir titrer. Velinimetimiz Hålet Efendi, Ocak'ı elinde tutmakla, çok iyi hareket ediyorlar. Hünkâr, Ocak'tan yıldığı kadar bir şeyden yılmaz, Allah'tan bile o derece korkusu yoktur. "Kul" kazan kaldırır diye her an endişe içindedir. Hâlet Efendi'miz "Kul"u okşamakla, kendine taraftar kılmakla en isabetli tedbirde bulunmaktadırlar." °¶° Evet, emniyetlerine ve itimatlarına mazhar olurlar çünkü işin başına fırlayan bir kimsede ilk peyda olan his, nefsinin ve mevkiinin muhafazası kaygısıdır. Uğramak üzere olduğu yâhut uğrayabileceği tehlikeleri hemen öğrenmek ister. İşte Şem'î Molla gibi üstatlar bu anda pek lâzımdırlar; onların bütün kabahatleri affolunur, hoş görülür, bütün şenaatlerine sünger çekilir. Yalnız ve yalnız yeni sadakatleri makbuldür. °¶° "Şem'î Mollalar, onun tıynetinde olanlar, onun hizmetini görenler, devirler geçtikçe ayakta kalırlar; daima değilse bile ekseriya rahat döşeklerinde ölürler. Ben kaderin sevkiyle, bu devletin büyük işlerine karıştım. Şöyle böyle başta bulundum. Akıbetimin er geç ne olacağından eminim lâkin benim âkıbetim günü gelirse ve sen de yakın bir dostum olduğun için, benim yüzümden uzun yâhut kısa bir müddette bir tarafa nefyedilirsen emin ol ki felaketimizde Şem'i Molla'nın parmağı olur; bu şaşmaz bir käidedir!"
·
67 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.