Gönderi

269 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Nazi Gizli Polis Teşkilatı: Gestapo ve SS Terörü
Gestapo ve SS’in organize ve sistematik bir şekilde insanları katletmesi en bildiğimiz İkinci Dünya Savaşı konularından biridir. Ve bu konuya eşlik eden ölen sayısı eklenince, birazda fotoğrafla desteklenince yeterli gelmektedir. Evet, Gestapo ve SS, Nazi Devletinin en korkutucu polis birimleridir ve ne yaptılarsa bilerek, isteyerek, planlayarak,
Gestapo
GestapoCarsten Dams · İletişim Yayıncılık · 201721 okunma
··
2.990 görüntüleme
Bu yorum görüntülenemiyor
fazi okurunun profil resmi
Murat! İşte sen böyle yazıyorsun diye ben Temmuz'da Ikinci Dünya Savaşı okumalarına başlayacağım. Özellikle önerdiklerini okuyup sonra Gestapo da okumalarıma eklenecek. Toplama kamplarında yaşananlara, bu olaylara insanlık ayıbına ortak olanlara dair araştırılacak o kadar çok şey varmış ki çok okumak gerekiyor. Yazdıkların uzun değil aksine incelemen bu konulara yönelmek isteyen herkese kaynak olacak arkadaşım.
1 önceki yanıtı göster
Murat Ç okurunun profil resmi
Şimdiden iyi okumalar olsun Fazi, sana çok güzel kitaplar aldık, okumaya doyamayacaksın öyle diyeyeyim. :)) Turhan abi belgeseli biraz önce izledim, filme daha sonra bakarım, gözümden kaçmış, önerilerin için teşekkür ederim. İncelemede bu belgeselde ne varsa işledim zaten, ayrıca kitap elbette daha detaylı ve tüm organizasyonu gözler önüne seriyor. Hassas insanlar elbette izlemesin, bu görüntüler işte savaş sonunda çoğu insanın umurunda olmadı, çünkü dünya bu görüntülere alıştı, Alman Halkı zaten kendi derdiyle boğuşuyordu. Yine incelemede değindiğim konulardan birisi, SS ve Gestapo'nun, mahkemelerde masum olduklarını belirtmeleri, hepsi emirleri yerine getiren kişiler olarak serbest kalmayı talep ettiler, %90 dan fazlası ceza almadan yaşamlarını sürdürdü.
Ayşe* okurunun profil resmi
Üşenmedim okudum, bir roman okuru olarak itiraz ediyorum hakim bey :D Nazilerin yüzleşmediği kendi tarihiyle biz neden yüzleşelim, hayatımızda yeteri kadar kötü şey yok mu ki, bir de üstüne tarihin görüp görebileceği en büyük yıkıma sebep olmuş, dünya tarihinin en eli kanlı oluşumlarından biri olan Nazileri bu kadar irdeleyelim. Ben mesela tarihi o dönemin romanlarındaki satır aralarında okumaktan daha çok keyif alıyorum, bence bir dönemi iyice anlamak istiyorsak o dönemin tarihi romanları da bize yol gösterici olabilir, tabi bu öznel bir yorum, yukarıda yazdığını üstüme alındığım için yazdım. Onun dışında incelemeni roman gibi okudum, insanı durduk yere kültürlendirir cinsten, mesela şu kasabı bilmiyordum açtım baktım ailesine çocuklarına falan, insanın içinde merak varsa o illa ki dürter onu, amma da uzattım :] ağzına sağlık Murat Ç incelemeni beğendim.
Murat Ç okurunun profil resmi
Öncelikle bu kısa incelemeyi sonuna kadar okuduğun için teşekkür ederim Ayşe. :))!! Seninde araştırmacı ruhlu bir okur olduğunu biliyorum, bu konuda olmasa da başka konularda illaki bu tarz kitaplar okumuşsundur, en azından kendi tarihimizle ilgili de okumuşsundur. Benim orada demek istediğim aslında romanların gerçeği bozup önümüze gelmesidir. Roman gerçek öğeler barındırsa da belirli bir amaca hizmet eder, acıyı daha dramatize hale getirir, yazan kişinin kendi yaşadıklarına gerçek anlamda konuk olmasını sağlar. Örneğin toplama kamplarından kurtulmuş olan yahudilerin yazdığı kitaplar onların gözünden kendi yaşadıklarını anlatır, birazda gözlem ve tespit üzerine yazarlar. Milyonlarca insanın katledilmesi söz konusuysa bunun bir alt metni, nedenleri, soruları mevcuttur, toplama kampına götürülmüş bir insanın neden orada olduğunu bilememesi doğaldır, sorgulaması elbette doğaldır lakin o toplama kampları belki ülkenin en güzel manzaralı yerleriydi, onlar için ise cehennemi tasvir ediyordu, neden ne amaçla inşa edildi, bu toplama kamplarının inşası nasıl oldu, planları neye çizildi, buraya gelen askerler hangi birime aitti, günlük rutinleri nasıldı, kampın etrafındaki sosyalleşme alanları vardı, on dakika önce binlerce yahudiyi katleden bir SS askeri, bu alanlarda yemek yiyordu, genelev bile vardı bu kamplarda, kampın komutanları eşleri ile birlikte özel villalarda kalıyordu, bunlar daha detaylandırılır. Asıl bunları okuduktan sonra sorgulamaya başlıyorsun, işin teknik kısmı, yapılış aşaması, yapıldıktan sonraki işleyişi, günlük bir rutin haline gelmiş ölümleri daha fazla hayal etmeni sağlıyor. O kamplardaki insanların ya da genel olarak Nazi zulmüne uğramış insanların çektiği acıyı tahmin etmek bile olanaksız, romanların yanında bu kitaplar romanları daha anlamlı kılar, bu ve benzeri bir pencereden yazdım aslında. Daha da yazarım da iş uzuyor. :)) Yoksa roman okuruna kötü bir düşünce beslemiyor yazdıklarım, tam tersi okumalarını daha güçlü hale getirme önerisinde bulunuyorum. Zaten kendimin de iyi bir okur olmadığını söylüyorum, bu yazıyı yazmış olmam istediğime bok atabildiğim anlamına gelmiyor, ben kimim yahu!!! :))) Bu arada iyi ki üzerine alınmışsın da iki kelam etmişsin, sağ ol. :) Nazilerin yüzleşmediği tarihle biz neden yüzleşelim sorusu iyi bir soru, ben buna cevap olarak ancak şunu diyebilirim, her kötülüğün hukuki olarak cezalandırılmasını beklemek ütopik bir düşüncedir, insanlık bu ve benzeri dönemlerden her zaman geçmiştir ama unutmak, bilmemek, arkayı dönmek, kendi başına geldiğinde tepkisiz kalmayı doğurabilir. Okur için bu konular bir değer olabilir, kendi başına geldiğinde ya da ona benzer bir durumda en azından sadece hukuktan yana kullanmaz hakkını, tepki koyabileceği bir ortam yaratabilir vs. İnceleme gibi bir yorumu buraya bırakıyorum, seninde eline sağlık. :)
Cahil