...Hatta tam tersine,en basit,en göze çarpan gerçekleri şaşılacak bir aptallıkla karşılıyorlardı ;
O yaştan beri sadece kuvvete,başarıya tapmaya alışmışlardı.
Doğru,fakat küçük,aşağı görülmesi,ezilmesi âdet olmuş her şey,onların hayâsız,merhametsiz alaylarına konu oluyordu. Akıllarını rütbeyle bozmuşlardı ; on altı yaşında delikanlılar işi az,yan gelip yatılacak işlerden dem vuruyordu. Şüphesiz bunun sebebini akıllarının kıtlığı kadar,çocukluk ve ilk gençlik devrelerinde daima gözleri önünde bulunan kötü örneklerde aramak lazım.