Pegasus Yayınları
"Seni seviyorum ve doğru şeyleri söylemek gibi basit zevklerden kendimi mahrum bırakmaya pek meyilli değilim.
Seni seviyorum ve sevginin boşluğa atılan bir çığlık olduğunu ve unutulmanın kaçınılmazlığını, herkesin ölüme mahkum olduğunu ve tüm çabamızın toza dönüşeceği bir günün geleceğini biliyorum ve güneşin elimizdeki tek dünyayı yutacağını da biliyorum ve SENİ SEVİYORUM."
~~ Filmini gördüğüm ilk zamandan beri okumayı çook istiyordum.
Filmi çıktığında filmini izledim ve nedeni bilinmez ki kitabı okumamıştım.
Filmi izledikten sonra aralarında çok fark olmayacağını düşünüyordum. O kadar çok yanılmışım ki Kitabı okumaya başladığım ilk sayfalarda bile aslında ne kadar çok güzel sahnelerin atlandığını fark ettim.
Bu olaya çokta sinir oldum açıkçası.
Aslında konusunu biraz da olsa herkesin bildiği bir kitap
Augustus karakterini kitapta daha ayrı bir şekilde çok sevdim.
O kadar büyük bir duygu yoğunluğu vardı ki kitapta en az sonları kadar aralarda da çok hüzünlendiğim kitabı bağrıma bastığım sahneler oldu.
Filmde olduğu gibi kitapta da Isaac karakterini çok sevdim. Onların dostluğu beni en hüzünlendiren sahneleri oluşturdu.
( "Ama şunu söyleyeyim: Geleceğin bilim insanları kapıma dayanıp icat ettikleri robot gözleri denememi istediklerinde onlara defolup gitmelerini söyleyeceğim çünkü, onsuz bir dünya görmek istemiyorum." Syf. 262 )