Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Marx ve liberalizm
Liberaliz­me göre, özgürlük; bireyin herhangi bir birey, grup ya da kurumun müdahalesiyle kısıtlanmamış seçim alanına karşılık gelir. Böylece, liberalizm, özgürlüğün, ne kadar doğru bir seçim yapılabildiği ya da seçimlerin ne ölçüde hayata geçirebildiği ile değil, yalnızca bireyin seçim alanı açıklığı ile bağlantılı olduğunu varsayar. Bu varsayımın bir sonucu olarak, liberalizm, açık bir seçim alanına sahip olmayı bütün bireyler açısından güvence altına alacak olan hukuk karşısındaki eşitliği, bireylerin özgür olabil­melerinin yeterli koşulu olarak görür. Buna karşın Marx, özgürlük için daha ileri düzeyde bir eşitliğe ihtiyaç oldu­ğunu düşünür. Pozitif bir özgürlük anlayışına sahip ol­ması nedeniyle, özgürlüğü, yapabilirlik kavramı temelin­de ele alır. Marx için yapabilirlik, bireyin kendini gerçek­leştirebilmesi demektir. Ona göre, söz konusu kendini gerçekleştirme, bireyin sahip olduğu niteliklerle ve bire­yin nitelikleri de içerisinde bulunmuş olduğu toplumsal koşullarla bağlantılı olduğundan, özgürlüğün hayata geçirilmesi, eşitliğin yalnızca hukuki boyutuyla değil aynı zamanda ekonomik boyutuyla da hayata geçirilmesini gerektirir. Bu yüzden Marx, ekonomik eşitsizliklerin mevcut olduğu bir toplumsal düzende, hukukun ekonomik yön­den güçlü olan sınıfın çıkarlarına hizmet edeceği, dolayı­sıyla da hukuk karşısındaki eşitliğin (hak eşitliği), özgür­lüğün lehine değil, aleyhine işleyeceği düşüncesindedir.
Sayfa 116Kitabı okudu
·
277 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.