‘Dünyada tarihçiler, bizimkilere göre çok basit bir işle uğraşırlar; Geçmişimizde ne olmuştur? Nasıl olmuştur? Ne zaman olmuştur? Niçin öyle olmuştur?..
Bizimkilerin programı ise daha atılgandır: Bu milletin tarihi nasıl olmalıdır? Nasıl olursa maksada uygundur? Sonra iş, o tarihi keşfetmeye gelir; Öyle bir tarih mutlaka vardır. İyi bakın, bir yerlerde saklanmıştır, onu bulup çıkaralım!...’