Yaşadığı süreçte hem kendi acılarını hem de toplumun acılarının sesi oldu Dostoyevski. Tüm gücüyle haykırdı acılarını, başka acılara ortak oldu. İşte insancıklar bu haykırışların ilk başlangıcıydı.
"Ruhum öyle dolu, öyle dolu ki gözyaşlarıyla... Gözyaşları eziyor, parçalıyor beni. Hoşça kalın. Tanrım! Ne kadar hüzünlü! Hatırlayın,