Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

240 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
İsminden dolayı dikkatimi cezbeden, Türk Edebiyatı'nda fazlasıyla aşina olduğumuz uzun süredir okumak isteyip hep ertelediğim kitabı nihayet okuma şerefine erişebildim. :) Hemcinslerim hakkında nelerden bahsediyormuş diyerek elime aldığım eser, mütareke döneminde Yunanlılar tarafından esir edilen babasını aramak için İstanbul'a bir akrabasının yanına gelen Mebrure'yi merkeze alarak o dönemlerdeki ailelerin ahlâki açıdan sefil yaşantısını gözler önüne seriyor. Bana kalırsa eser iki yönüyle önem haiz etmekte. Önem arz eden birinci yönü mütareke döneminde yaşayan pek çok ailenin gelenek ve göreneklerini ötelemesinin ciddi boyutudur. Nafi Bey'in ailesinin yaşadığı konakta geçen olaylarda ailelere fazlasıyla nüfuz etmiş Batı hayranlığını, milli değerlerimizin ve köklü kültürümüzün reddedilişini okuyoruz satırlarda. Konakta sıklıkla düzenlenen balolar ve bu baloların bitiminde misafirlerin konakta yatıya kalması sonucu ortaya çıkan vahim cinsi münasebetler... Deyim yerindeyse kimin eli kimin cebinde belli değil. Bunun yanı sıra Fransızca kelimeleri sıklıkla kullanma ve bundan gurur duyma, balo süresince oynanan oyunlar da durumun rezaletinin ne derece olduğunu göstermektedir. Bu oyunların birinden bahsetmek istiyorum sizlere. Kızlı erkekli bir ortamda "Ebe, gözü bağlanarak bir köşe koltuğuna oturtulacak; evvela bir kişi ebenin önüne gelecek; sesini gücü yettiği kadar gizleyerek, mesela kısık bir nefesle, birkaç kelime söyleyecek, eğer ebe bunu keşfederse kurtulacak ve yerine öteki geçecek, keşfedemezse, önünde duranın vücudunu yoklamaya da salahiyeti olacak.! " Bu oyun bahsinde erkeklerin kızları tanıdıkları halde tanımamış gibi yaparak ebeliğe devam etmesi ve kızların da bu durumdan rahatsız olmaması cabası. İşte anormal olan durumlarin normalmiş gibi gösterilmesini eleştirmesi açısından Peyami Safa kıymetli bir noktaya değinmiş. Önemli olan diğer noktaya gelecek olursak; ahlâki açıdan düzgün bir ailede yetişmiş bir genç kız olan Mebrure, sırf babasını bulabilmek adına bu konakta bir süre yaşamaya mecbur kaldığı için kendi değerlerini de sorgulayarak, kimi zaman bu insanların davranışları karşısında hayrete düşer. Bir diğer yönüyle Peyami Safa ahlâk ve karakter açısından sağlam bir duruşa sahip olan bir genç kızın böylesine sefil bir ortamda yaşadığı gelgitleri ve zayıflıklarını ele almıştır. Zira hepimiz biliriz ki bir insan ne kadar sağlam bir duruşa sahip olursa olsun, çevresinde bulunan insanların ahlâki çöküntü içerisinde olması bu duruşu ister istemez sarsabilir. İşte satırlarda Mebrure'nin, bir genç hanımın bu noktada gerek Behiç'in kendisine yaklaşma çabalarına karşı gerek diğer insanların tahammül edilemez tavırlarına karşı verdiği büyük mücadeleyi anlatması açısından mühim bir eser. Kendi kimliğimizi, kültürümüzü her fırsatta hatırlatması, kültürünü reddeden, Batı ve Doğu arasında sıkışıp kalmış bu tarz sefil insanların durumunu çarpıcı bir dille anlatması açısından son derece beğendiğim sürükleyici bir eserdi.
Sözde Kızlar
Sözde KızlarPeyami Safa · Ötüken Neşriyat · 20219bin okunma
··
39 görüntüleme
sıla okurunun profil resmi
Hemen hemen aynı zaman diliminde bitirmişiz =)
Şeyma Öztürk okurunun profil resmi
Evet, alıntılarınızı görmüştüm. :)
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.