Ablam, can ablam, cânım ablam.. Kitaba bir inceleme gireceğini tahmin edebiliyordum lakin bunu bir mektupla yapacağın tahminlerim arasında değildi. Ne kadar duygulanmış olduğumu az çok kestirebilirsin, biliyorum (:
Yakın çevrem uzun zamandır bir kitap çıkarağımdan haberdardı lakin, kitap çıkmazdan evvel Henâ ile tanışan dört insandan biriydin abla. Henüz dosya halindeyken okuma zahmetinde bulunmanı ve beni sarsacak nitelikte eleştiriler yapmanı istirham etmiştim senden. Sen de beni kırmamış ve tenezzül buyurmuştun..
Ricamın birincil saiki, "gerçek okur" künyesi ne vakit anılsa, akla ilk senin geliyor oluşundu. Çünkü gerçek okurların yorum ve eleştirilerine muhtaçtır her kalem sahibi, bunu çok iyi bilirsin..
Ham bir kitabı mütalâa etmenin kahır ve meşakketine vakıftım hâlbuki. Onca meşguliyetinin arasına bu zahmeti katık edip, fevkalâde bir not dizisi çıkarmıştın bana, Şemsi ağabeyim de desteği ile.. Hasılı Eylül ablam, senin ve kıymetli eşin Şemsi ağabeyimin ve dahi evlatlarının (ki onlar öz kardeşlerim gibidir) emeği sindi bu kitaba.
Vefa borcumuz ömürlüktür. Hak Tealâ rıza makamından payidar kılsın seni ve Sakarya'da şahit olduğum o huzur hanesinin bir diğer şubesi olan haneni (:
Bu hissi terennüm etmeye yok takati kelimelerin..
"Selahattin pazarda eşofman satıyor."
Hayat (:
