Bilhassa akşamlar böyledir. Rumeli kıyısında akşam daima uzakta, daima eşyaya sinmiş bir hâl olarak tadılır. Meğer ki karşı kıyıdaki yalıların çamlarını kanlı bir hasretle tutuşturmasın; önünüzde kıpırdayan denizde yer yer alev parçalarını, sanki bir tarafta bir gül bahçesi yıkılmış, her türlü renkli taştan bir bahar çökmüş gibi yüzdürmesin.