Kobe Abe' den okuduğum ilk kitap. Yazar hakkında bilgi edinmek istediğinizde, birçok yerde şu açıklamayı okuyorsunu: 'Kobo Abe, Japon savaş sonrası edebiyatının başlıca romancılarından. Kobo'nu üstgerçekçi ve kabusvari edebi keşifleri bireyin modern toplumdaki bunalımlarını başarıyla çizer.'' Kitabın başından sonuna kadar kendimi tam da yazarın yazma üslubuna uygun bir şekilde, sıkışmış, tıkanmış, çaresiz yani tam da bir kabusun içinde gibi hissettim. Bu kitaptan iyi bir gerilim filmi çıkar diye düşünmüştüm ki, zaten halihazırda çekilmişi varmış.Kitap sonrası bir de filmini izleyebilir miyim hiç bilmiyorum. Bu arada bakmayın gerilim, kabus falan dediğime kitabi gerçekten çok beğendim.En kısa sürede yazarın Kutu Adam kitabını da okumayı düşünüyorum. Kitabın kahramanı olan adam, sahip olduğu yaşamın keşmekeşinden biraz olsun kurtulabilmek için büyük bir hevesle nadir bulunan bir böceğin peşinden hiç bilmedigi bir yere sürüklenir.Keyifle başladığı bu macerası kumlarla kaplı bir kasabada hiç beklemediği hayata dönecektir. Artık tek bir amacı vardır o da debelenip durduğu kumların içinden çıkıp kurtulabilmek... Zavallı adam gerçek yaşamının tutsaklığından gerçeküstü, deli saçması bir kabusun içine düşüvermişti. Korkunun, çaresizliğin, öfkenin, kasvetin, şehvetin ve bitmeyen umudun bu kitabı lütfen okuyun.

Kumların KadınıKobo Abe · Merkez Kitap · 20082,076 okunma

·

101 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.