"Yenisini alırız" telkiniyle büyütülmüş ve herşeyin bir 'muadili'nin, bir 'aynısı'nın, bir 'yenisi'nin mevcut olduğuna inandırılmış çocukların büyüdüklerinde yapıp ettiklerini de görüyorum zira.
Dün bozulan oyuncağın 'tamiri'ne değil 'yenisi’ne yönlen dirilmiş çocuklar, bugün bozulan dostlukların 'tamiri'ne değil, yenisi'ne yöneliyorlar çünkü.
Filan arkadaşınla aran mı bozuldu? Üzülme canım, yeni sini alırsın.
Filan dostunun kalbi sana karşı kırık mı? Merak etme, he nüz kırmadığın bir kalbi dost ediniver, olsun bitsin.
Evliliğinde işler ters mi gidiyor, boşaniver canım; yenisini bulursun.