Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

ah muhtar :(
"Sonra, sen demişlerdir ona, bir kızın kayboluşunun devlet işlerinde kaçıncı sırada yer aldığını bilmeyecek ve bu bilgisizliği yüzünden devletin bayrak dalgalandırdığı bir köyü şu kadar gün muhtarsız bırakacak kadar aptalsan, nasıl muhtar olabildin ki ? Muhtar bu sözleri duyunca bakakalmıştır tabi... Susuyordur. Hatta adamların, defol git başımızdan demelerine karşı inatla susuyordur. Ola ki beti benzi atmıştır.Atına binmiştir hemen, sapsarı bir keder halinde binip mahmuzlanmıştır. At, keder taşımaktan kederli, yavaş yavaş yola koyulmuştur. Kocaman devlet kapıları güneşte parlayıp sönen pirinç halkaları, bulutlara tırmanan dev kemerleri ve hiç silinmeyecekmiş gibi toprağa yayılan geniş gölgeleriyle geride kalmıştır bir süre sonra...Atın üstünde , kafasını sallaya sallaya gidiyordur muhtar...Nereye gittiğini bilmiyordur; ölünecek yer olsun da , neresi olursa olsundur. Gerçi her yerde ölünebilir, bunu biliyordur. Gene de kafasında daha güzel bir yer vardır, ölüm ölünen yerle güzelleşirmiş gibi.."
·
42 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.