istiklal Mahkemeleri, kanunla kuruldukları için hukuki idi ancak yargılama usulleri açısından hukuk dışıydılar. Çünkü üyeleri, Meclis içinden seçiliyordu ama savcı hariç üyeleri hukukçu değildi. Kapılarının üstünde İstiklal Mahkemesi Mücadelesinde Yalnız Allahtan Korkar" yazan mahkemeler verdikleri kararlardan sorumlu değildiler ancak cezaların gecikmeden infazından sivil ve asker bütün bürokratlar sorumluydu. Kararın verilmesi için delile gerek yoktu. Sanıkların avukat tutmaları çok nadir bir durumdu,zaten ne buna vakit vardı ne de bu gorevı üstlenmye cesaretli avukatlar. Kararlar hakimlerin vicdani kanaatine göre verilirdi ve temyiz edilmezdi. Verilen cezalar da hemen infaz edilirdi. Kararlar o kadar acele ile alınır ve yerine getirilirdi ki, yanlışlıkla başkasının yerine idam edilenler olurdu