Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

259 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Açlık ve Sefaletle Dolu Bir Yaşam Öyküsü...
Herkese Merhabalar, Sene başında yazarla tanışmama vesile olan ''Yaşamak'' kitabını okumuş ve 2021 yılı favorisi ilan etmiştim. (Tabi sonra sıralama olarak 2. sıraya düştü.) Yine bir Yu Hua kitabı okumak isteyince yazarın en ünlü bir diğer kitabı olan ''Kanını Satan Adam''ı okudum. Öncelikle kitabı beğendim ve çok sevdim ama Yaşamak kitabı'nın altında bir eser olduğunu düşünüyorum. Kitabı okurken çok yalın bir dil, akıcı bir üslup, merak ettiren olaylar, renkli karakterler, dram ve göz yaşı bolca mevcut olduğunu görüyoruz. Ancak bazı diyaloglar ve yaşanan olaylar çok hoşuma gitmedi ki tek kusuru bu olsun. :) Kitabın Konusu ise; Xu Sanguan isimli karakterimizin babası, daha Xu Sanguan çok küçükken ölür, annesiyse başka bir adamla kaçıp onu terkeder. Dedesi ve Amcası tarafından büyütülen Xu Sanguan, şehirde bulunan bir ipek fabrikasında çalışmaya başlıyor. Amcasını ziyarete gittiği bir gün, onların kan bağışı yani aslında kanlarını sattığını görüp oda kanını satar ve eline bolca para geçer. Bu parayı alınca evlenmeye karar verir. Tabi bunun içinde kendisine bir eş seçer. O da köyün en güzel ve geveze kızı Xu Yulan'ı eş olarak seçer. İlk başta Xu Yulan bu evliliğe sıcak bakmaz çünkü başkasını seviyordur. Ama babası onu verince ve Xu Sanguan'ın hem kendi sevgilisinden daha yakışıklı olması hem parası olması nedeniyle sonrasında oda bu evliliği gönüllü olarak kabul eder. Evlilikleri normal sürerken arka arkaya 3 erkek çocukları olur ve aileleri iyice genişler. Günlerden bir gün en sevdiği ve büyük oğlu olan Yile'nin aslında kendi oğlu olmadığı gerçeği ile yüzleşen Xu Sanguan ise yıkılır. Tabi burada Xu Yulan'ın savunmaları ve boş söylemlerini çok sevmedim. Xu Sanguan başta tepki gösterse de 9 yıl büyüttüğü çocuğundan vazgeçmez ve kanatları altına alır. (O raddeye gelene kadar pek çok olay oluyor tabi, en çok gözlerimin dolduğu sahne sanırım, Xu Sanguan kıtlık zamanı ailesini geçindirebilmek için kanını satıp, bunu sadece Yile dışında kendi ailesi ile harcamak istemesi sonucu bir kırılma anı yaşanır. Yile sadece bir tane patates yedikten sonra doymadığında açlıktan ağlaması, öz babasına gidip oradan kovulması ve ağlaya ağlaya köy dışına doğru gitmesi sonucunda, başta Xu Sanguan telaşlanmıyor gibi görünse de Xu Yulan ile gidip araması sonucu oğlunu ağlarken bulduğunda onunla yaptığı sohbet, akabinde ise onu da lokantaya yemeğe götürdüğü sahnelerde ben ağlayarak okuyordum.) Kitabı okurken yıllar hızla geçiyor çocuklar hızla büyüyor ve Xu Sanguan da yaşlanıyor tabi ki, Hızla değişen olaylar savaş ve kıtlık zamanı herkesi vurduğu gibi bizim karakterlerimizi de vuruyor. Özellikle kitabın ikinci yarısında Mao'nun komünist devrimin sebep olduğu yoksulluk ve sefaleti iliklerinize kadar okur olarak bizlerde hissediyoruz. Açlık ve çaresizlik akabinde başlarına gelen olayları üzülerek okudum. Xu Sanguan ise her başı sıkıştığında kanını satarak gelir elde etmeye devam ediyor. Bir çok noktada Xu Sanguan'ın yaptıklarına kızsam da sonunda kızdığım yerden çok hak verdiğim ve doğru yaptığı şeyler daha ağır bastı. Kitabın başında genç bir çocuk olarak okumaya ve tanımaya başladığımız Xu Sanguan'ın zamanla büyümesi, baba olması ve olgunlaşması süreci benim için çok güzel bir okuma serüveni oldu. Ne güzel bir baba oldun ve en önemlisi detayına girmeyeceğim bir olay yüzünden eşi Xu Yulan'ın hafif kadın ilan edilip rencide edilmesi durumunda ona kol kanat germesi, sahip çıkması gibi yerlerde yine gözlerim nemli nemli okudum. Okumanız gereken kitaplar listesine bence almalısınız, benim 2 puan kırma nedenim ise sonunun biraz havada kalması oldu. Eğer sonu daha tatmin edici olsaydı direkt 10 puan olacaktı :)
Kanını Satan Adam
Kanını Satan AdamYu Hua · Jaguar Kitap · 20182,379 okunma
·
1.770 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.