"Hareket Etmeyen, Zincirlerini Fark Edemez."
Hayvan Çiftliği özelde Stalin dönemini, genelde ise otoriter rejimleri eleştiren politik bir başyapıt!
Kitapta otoriter rejimlerde propagandanın etkin kullanımını, idealler ve güzel hayallerle başlayan politik bir maceranın, güç tek elde toplandıkça nasıl da ölçüsüz ve eşitliksiz bir biçime evrildiğini, iktidarın bir aşamasında artık her türlü iyi işin nasıl "lidere" (domuz Napoleon'a) atf edildiğini, her türlü kötü işin, yanlışın ise "siyasi ajanlara, dış devletlere, başka mihraklara" (domuz Snowball'a) yüklendiğini şaşkınlıkla okuyorsunuz.
Bence kitabın en çarpıcı yanlarından biri "liderin" her dediğine sadece kafa sallayan bir tayfanın (koyunlar), "liderin" her dediğini haklı çıkarmak için türlü yalanlar ve manevralar geliştirmek için yırtınan bir tayfanın (Squealer), "liderin" her dediği yerine getirilsin diye her fırsatta hırlayan azman bir tayfanın (köpekler), "liderin" her dediğini kayıtsız şartsız samimi bir şekilde kabul eden bir tayfanın (Boxer) varlığı! Bu durum aslında tarih boyunca otoriter rejimlerde kendini hep tekrarlayan bir hikaye! Hep aynı hikaye yani!
Hayvan Çiftliği
George Orwell