Bu yıl koymuş olduğum 120 kitap hedefine büyük istikrar ile devam ederken, sizlere kitap okuma alışkanlığını kazanmam ve bu hedefi nasıl sürdürdüğüm ile ilgili bir şeyler yazmak istedim. İçimde içerik üretmeye dair olan arzunun ve kitap okudukça artan içerik fikirlerinin bende oluşturduğu hisler dolayısıyla bunu YouTube ortamına da çok yakın gelecekte taşımak istiyorum.
Öncelikle; kitap okumak sıradan ve boş zamanlarda yapılacak bir aktivite değilmiş. Ben bunu geç öğrenen kesimdenim. Kitap okumak dediğimiz şey, bir hayatın içine binlerce hayat sığdırma çabasının yanı sıra rasyonel ve mental açıdan kendimizi geliştirmek, gözlemleme konusunda kesinlikle başarılı olmadığımız bu hayata baktığımız at gözlüklerini çıkarmak demekmiş.
Kitap okumaya yeni başlayanların veya okumayanların sıkça ortaya koyduğu bahaneler veya sorular vardır. Bunlar kabaca:
-Okurken çok sıkılıyorum, uykum geliyor.
-Okuyacak boş zamanımız mı var?
-Okumak iyi hoş da, bir şeyler ortaya koymayınca ne anlamı var?
vb. olarak karşımıza çıkar.
Teker teker cevaplayarak ve araya ufak eklemeler yaparak konuyu açıklamak istiyorum.
Öncelikle okumak da tıpkı spor yapmak gibidir. Kendince bir kas gibi hareket eden bilincimiz, zamanla gelişmelidir ki bir metafor olarak daha ağır halterler kaldırabilsin. Eğer okurken sıkılıyor, bunalıyorsanız okuduğunuz kitap sizin için ya çok ağırdır, ya da sevmediğiniz bir şeyi sırf bitirmek için zorluyorsunuzdur. Tıpkı sporda hafif kütlelerden başlayıp miktarı arttırmak gibi; ince ve daha sade anlatılar içeren kitaplardan başlamak bu sorunu çözmenizi sağlar. Gitgide hem daha kalın, hem daha ağır kitaplar okuyabilir hale gelirsiniz. Göz kaslarınız ve eğer benim gibi sesli okuyorsanız boğazınız daha dayanıklı hale gelir. (Sesli okuyanların telaffuz ve diksiyon yetenekleri de zira gelişir.)
Okuyacak boş zamanınız ise asla olmayacak. Herhangi bir şey için mükemmel koşulları beklerseniz o şeyi asla gerçekleştiremezsiniz. Ortada böyle bir gerçek varken, yapmanız gereken oluşan zaman aralıklarını kitap okuyarak değerlendirmeye kendinizi alıştırmaktır. (Zira ben bunu dolmuşta, işyerinde, evde oluşan zamanların tamamını kullanmaya çalışarak yapıyorum. Mekan ayırt etmemek işinizi kolaylaştıracaktır.)
Gelelim son soruya ve anlaşılması gereken en önemli noktaya. Okudum da ne oldu? Şeklinde bir yaklaşım, at gözlüğünü çıkarmamak dışında bir şey ifade etmez. Okuduğunuz her kitap; bünyenizde, psikolojik ve bilişsel çeşitli izler bırakır. Kitabı sindirdikten sonra hayatınıza devam ettiğiniz her an ortaya bir şey koymuş olursunuz. Konuşmanız değişir, yeni ilgi alanları keşfedersiniz, daha çok konuda ve daha derin sohbetlerde yer alırsınız. Bu da ortaya bir şey koymaktır.
Kitap okumayı günümüzde en sık; e-kitap, fiziksel kitap ve sesli kitaplar aracılığıyla yapabiliyoruz. Bunların üçüne de yavaş yavaş devam etmek, kitap okuma alışkanlığını kazanmanın temellerini atmanızı sağlar.
Bu alışkanlık ve arzuyu geliştirmek için de belirli düşüncelerden kendimizi kurtarmamız gerekir. Hadi bir bakalım;
-Başlanan kitap bitirilmelidir.
-Aynı anda yalnızca bir kitap okunmalıdır.
-X kategorisi kitaplar, kitap sayılmaz, okumaya gerek yoktur.
-Kitap okumak için sessiz ortam gereklidir.
Başlanan kitap bitirilmek zorunda değildir arkadaşlar. Eğer sevmediyseniz, eğer kendini tekrar ediyorsa, eğer sizinle kitap arasında bir bağ kurulamamışsa pekâlâ bırakabilirsiniz.
Aynı anda birden fazla kitap okumak yararlıdır dostlar. Çok yönlü düşünme yetinizi, birden fazla senaryoyu aynı anda takip edebilme becerinizi (meslek hayatında değerli bir beceridir) geliştirir. Bunun yanı sıra, okuduğunuz bir kitap sizi sıkabilirken, örneğin 3 kitabı dönüşümlü okumak daha keyifli olacaktır.
Kişisel gelişim, çeşitli meslek kitapları vb. için genelde gereksiz veya "sen o işi yapmıyorsun ki, sana yaramaz o kitap!" gibi fikirler öne sürülür. Bu çok yanlıştır. Bir alanda (bu alan ne olursa olsun) bilgi edinmek hiçbir zaman boş bir uğraş olmadığı gibi, kitaptan bireysel çıkarımlar yaparak belki de hayatınızda bir şey değiştirmeniz her zaman mümkündür.
Her türlü ortam ve seste kitap okumak mümkündür. Eğer ses dikkatinizi dağıtıyorsa, sesli ortamlarda kitap okumaya biraz kendinizi zorlayın. O kasın sizde gelişmesi gerekiyor demektir ve iyiye işarettir.
Bir de eğer süreklilik elde etmek isterseniz, kendinize hedefler koyun; örneğin bir kitabı elinize alın, inceleyin ve "ben bunu 5 günde bitiririm" deyin. 5 günde bitirme çabası ve süreklilik kası eş oranda büyüyecek ve sürekli bir okur olabileceksiniz.
Buraya kadar okuduysanız çok teşekkür ederim, başka insanlarla da paylaşmanız ve toplumdaki cehaleti azaltmak dileğiyle. Kendinize çok iyi bakın.