Attım şükür Allah'a ki dünyayı gönülden
Sür’atle çıkardım dahi ukbâyı gönülden
Tesir edemez oldu bana dehşet-i nîrân
Çün gelmeze saldım da hatâyâ-yı gönülden
Hikmet ne ki lezzet alamam zevk-i hayattan
Bilmem ki neden vaz geçemem nazlı memattan
Canım varacak âne değin dergeh-i yare
Teb’it edemem nâle ve bükâyı gönülden
Nimet bilirim kendime her ah ü figanım
Kan ağlamadan kalmasa da tâb u tuvânım
Yar uğruna ölmek heves ü meyline düştüm
Mehcûr edemem sevgili sevdayı gönülden
Ben hane-i asliyyeme nakletmeyi kurdum
Bu dâr-ı fenadan çekilüp gitmeği kurdum
Çünkü yaramaz oldu bana âb u havası
İş almağa kaldı izn-i Huda‘yı gönülden
(İş kaldı Huda iznini almağa gönülden)
Milâdi 22 temmuz 1903