İlmin iyisi kötüsü yoktur. ilimde hizmet ve hiyanet yoktur.
İlimde temizlik ve pislik anlamsızdır. Her zaman ve her yerde
ilim ilimdir, ilim, kâfir ya da Müslüman, halk veya halk düşmanı, hâin veya hizmet eden, kısaca herkes için birdir. Bu kayıt veya şartlar, "şuur”da söz konusudur. İlme, onu kullanan güç yön verir; onu kullanan onunla günah ya da takva oluşturur, barış ya da savaş, adalet ya da zulüm...
Kapitalist bir sistemde bilgi, tam karşıt bir düzendeki bilginin
aynısıdır. Nazi fizikçilerin tabiat hakkında sahip oldukları bilgi, Nazi kurbanı olan fizikçilerin bilgisiyle aynıdır. Halifeye bağlı bir âlimin din hakkında sahip olduğu bilgi ile, halifenin zincire vurduğu âlimin din hakkındaki bilgisi aynıdır.
Birini cellât, diğerini şehit; birini özgürlükçü, diğerini zorba; birini temiz, diğerini pis yapan, "bilgi” değil "şuur”dur.
"Hangi ilim?” sorusunun bir anlamı yoktur. Zira ilim, birdir.
"Nasıl bir bilgi?” sorusu yersizdir. Zira bilginin birden fazla türü yoktur.
Fakat "Hangi şuur?” sorusu cevaplanması gereken bir soru. Hac gerekli cevabı vermektedir:
"Haram şuuru!”