Uykusuzluktan biteviye muzdarip biri olarak çok isterdim #ravel ile iki lafın belini kırmayı.
Arpejdi, trildi derken gün daha kolay ışırdı belki ...
#ınsomnia ne menem bir illettir, çeken bilir. Uyuyabilmek için harcanan efor dekatlon sporcusuyla denktir gözümde.
#echenoz ‘un duru dilinden ve üslup haline getirdiği süssüz anlatımıyla kadife duyarlılığında #lakonik bir #ıssızadam partisyonu dinliyoruz.
#ravel ‘in kalabalıklar içindeki yalnızlığına,küçücük bedeniyle sığamadığı dünyasına, obsesyonlarına, müşkül pesentliğine ve alabildiğine çocuksu hallerine tumturaklı ve itidalli yaklaşıyor #echenoz...
Müziğin hayatına kattığı yoğun çalışma temposu, konserler, galalar, açılışlara rağmen kendi kısır döngüsünün içinde aynı ritüellere gark olan Ravel’in hayatı tıpkı bestelediği #Bolero’su gibi ...
Dakikalarca kendini yineleyen, yükselip zirveye ulaştığında birden kesiliveren, başyapıt niteliğinde ama kendisinin deyimiyle “içinde müzik olmayan “ ...
Oysa tek isteği tıpkı müziğine esin kaynağı olan fabrikalardaki uyum içinde dönen çarklar gibi, dünyayla gerek bedensel gerek ruhsal bir uyum içinde olmaktı.
#goethe’nin dediği gibi “ Dünya hassas kalpler için cehennem gibidir”