Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

288 syf.
3/10 puan verdi
Bilincin telkini ile bilinçaltının manipülasyonu
Kitabı büyük bir heves ile okumaya başladım. Konusu itibarıyla oldukça ilgi çekici olduğunu düşünmüştüm. Daha önce yazmış olduğum tezimde bilinç ve bilincin evrimine değindiğim için konu hakkında detaylı bir araştırma fırsatım olmuştu. Ne yazık ki kitabı okumaya heyecanla başlamış olsam da hevesim kırık bir şekilde bitirmek zorunda kaldım. Kitabın ana konusu bilincin telkin edilmesi ile bilinçaltının manipüle edilmesine dayanıyor. En azından başta okurken konunun bilimsel bir şekilde ele alınacağını düşünüyorsunuz. Maalesef, yazar bahsettiklerinin bilimsel temelleri olduğunu idda etse de kitabın tamamı boyunca bilim dışı bir söyleşi havası hakim. Yazar sürekli anekdota dayalı söylemler kullanıyor. “Bir arkadaşımın başına şu geldi”,”Tanıdığım bir doktorun…” gibi gibi söylemler ile bilimsellik haliyle en baştan ihmal edilmiş oluyor. Yazarın vermiş olduğu örnekler de bilim ile çelişiyor. Örnek verecek olursak: yazar renk körü bir bireyin telkin yoluyla bilinçaltını manipüle edip, bireyin renk körlüğünü tedavi edebileceğini ima ediyor. Bu bilimsel olarak mümkün değil. Bilinçaltının bunu gerçekleştirme yeteneği olsa bile mümkün olmazdı çünkü renk körü bir bireyin DNA’sında gerekli hücreleri üretebilecek genetik kod bulunmamaktadır. Yani aslında, bilinçaltımızı oluşturan da bu genetik kod olduğu için o genetik kodda var olmayan bir bilgi, bilinçaltının yaratma gücü olsaydı bile yaratılması mümkün olmazdı. Bilimsel olmayışının dışında, kitap sürekli aynı şeyleri anlatarak sizi sıkıyor. Gerçekten bitirmekte çok zorlandım. Kitap bölümlere ayrılmış, her bölümün sonunda o bölümden birebir aynı cümleler eklenip bir iki sayfa daha uzatılmış. Birebir aynı cümlelerin eklenmesi yetmezmiş gibi; her bölümde aynı konudan, benzer cümle yapılarıyla bahsederek okuma sürecini işkenceye çeviriyor. Kitabı okumadan önce, yazar hakkında minik bir araştırma yapmıştım. Profesör olduğunu öğrenmem de beklentilerimi artırmıştı. Kitabı bitirdikten sonra yazarın doktorasını ne üzerinden yaptığına baktım. Sandığımın aksine, yazar doktorasını din bilimleri üzerinden yapmış. Kitaba başlamadan önce yazarın nöroloji alanında çalıştığını düşünmüştüm fakat zaten okurken öyle olmadığını hemen anlıyorsunuz. Bu kadar harika ve ilgi çekici bir konunun, sık sık kendini tekrarlayan ve bilim dışı söylemler ile heba edilmiş olmasına gerçekten üzüldüm. Beklentilerimin tam tersi bir kitapla karşılaştım. Bu alanda daha fazla çalışma yapılmasına özellikle ihtiyaç var. Umarım diğer okurlar kitabın bilim dışı söylemlerini sorgulama ihtiyacı hisseder; zira konuyla hiç ilgisi olmayan biri, yazarın bilimsel olduğunu idda ettiği yanıltıcı söylemlere inanabilir.
Bilinçaltının Gücü
Bilinçaltının GücüJoseph Murphy · Koridor Yayıncılık · 200912bin okunma
··1 alıntı·
7,5bin görüntüleme
Ayşe Merve CEYLAN okurunun profil resmi
Kitapta sürekli benzer cümleleri okurken acaba okuduğum yeri unutup tekrar mı okuyorum yada dejavu mu yaşıyorum diye düşünmüştüm. Kitabı bitirene kadar gerçekten çok zorlandım . Sırf bu yüzden kitap yorumlarına bakmak istedim . Yalnız olmadığımı görmek beni mutlu etti .
emre civelek okurunun profil resmi
Kesinlikle katılıyorum. Üstelik çoğu okur bundan bahsetmemiş incelemelerinde. Ben de acaba bir tek beni mi rahatsız etti bu durum diye düşünüyordum. Yalnız olmadığımı görmek beni de mutlu etti :)
11 sonraki yanıtı göster
Nilufer okurunun profil resmi
Ayni duygularla yeni başlamıştım ki ,bir yorumlara bakayim dedim. Birakayim o zaman, zaman kaybi olmasin bilemedim ben de şimdi
Mütalaa okurunun profil resmi
teşekkürler
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.