Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

272 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
"Yoksa neden yaşamalı?...Eğer yaşantı kişiyi açlıktan zorlukla kurtaran ve ardında hiçbir şey bırakmayan ağır bir işten başka bir şey değilse..." (s.55) Victor Serge Rusya'ya sürülmeden önce 1912-1917 yıllarında Fransa'da anarşist politik bir mahkumken yaşadıklarından esinlenerek yazıyor kitabını. Koestler'in Gün Ortasında Karanlık kitabı gibi olacağını düşünüyordum ki önsözden anladığım kadarıyla eleştirmenler o kitapla da, Dostoyevski'nin Ölüler Evinden Anılar kitabıyla da, Soljenitsin'in İvan Denisovic'in Bir Günü kitabıyla da karşılaştırmış. Sayılan kitaplarin hepsini okudum. Hepsinin yeri ayrı olmakla birlikte içlerinde eleştirel manada beni en az tatmin eden bu kitap oldu. Sanırım Serge'nin aslında bir yazar değil de devrimci olmasının bunda payı vardır. Hapishanelerin insan ömrünü kisalttigindan dem vururken bunu fazlasıyla ön plana çıkarıp geriye kalan psikolojik çökkünlüğü daha arka plana attığını hissettim. Alışık olduğumuz bir olay akışı veya kitap kahramani da yok. İsimler, olaylar geciyor ama bunlar yazarın gözlemi gibi anlatılmış. "Tutuklanma" ile başlayan girizgah, ölüp kabre girmek gibi çaresizce ve tam teslimiyetle oldukca güzel yansıtılmış olsa da kitaba bütüncül bakıp, diger hapishane eserleriyle karşılaştırınca onlar kadar edebi olamamaktan kurtulamamış. Yine de cezaevi anıları, analizlerine dair kitaplar okumayi sevenlere tavsiyemdir. Keyifli okumalar dilerim.
İçerdekiler
İçerdekilerVictor Serge · Ayrıntı Yayınları · 201542 okunma
·
239 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.