Bugünkü sosyolojik araştırmalar şunu gösteriyor: Kız çocukları liseye
kadar erkeklerden daha başarılı olsalar da liseden sonra erkeklerden daha
az başarılı oluyorlar. Yani herhangi bir üniversitede herhangi bir bölümün
kalitesi arttıkça, oradaki kızların sayısı azalmaktadır. Feminist kuram bu
tarz bir olayı kadının ikinci plana atılmasına veya sosyoekonomik düzeyine bağlasa da bu tarz açıklamalar, konuyu yeterince aydınlatmamakta-
dır. Bence bu tarz bir olgunun en önemli sebeplerinden biri şudur: Zihinsel haritalar! Bir erkeğin zihinsel haritası ile bir kadının zihinsel haritası
farklıdır. Bugüne kadarki bütün önemli bilimsel buluşlar, erkekler tarafından keşfedilmişlerdir. Dolayısıyla bilim, erkeğin zihinsel haritasına göre
şekillenmiştir ve kadınlar, bu yüzden bu olaya yabancı kalmaktadır. Mesela buna basit bir benzetme bulacak olursak: Kocaeli’nden geçmek şar-
tıyla, Ankara'dan İstanbul'a hareket eden bir otobüs düşünün. Bu otobüs
yaklaşık olarak beş saat sonra hedefine varır. Şimdi Kocaeli’yi, İzmir’e taşıdığımızı düşünün! Ve bizim otobüsümüz, Kocaeli’nden geçmek şartıyla
İstanbul’a yolculuk yapsın! Bu otobüs en az on beş saat sonra, İstanbul’a
varır. Aynı bunun gibi, şehirleri zihnimizdeki birer kavram ve yolculuğu
da düşünce olarak düşünürseniz, kadın ve erkek zihni arasındaki farklara
dair daha detaylı bir sezgiye sahip olabilirsiniz. Yani erkeğin zihnindeki
bir kavram ile başka bir kavram arasındaki ilişki, kadının zihnindeki kavramlar arası ilişkiyle aynı değildir. Bu yüzden erkeğin zihniyle yapılandırılmış kuramlar, kadınlara bu kadar yabancı gelmektedir. Çünkü zihinlerimizdeki kavramlar aynı olsa da bu kavramlar arası mesafeler, aynı değildir. Erkek için iki kavram arası basit bir ilişki, kadın için o kadar da basit
olmayabiliyor. Çünkü ilişkiler, onları yapılandıran zihinlerde anlam kazanırlar. Ve bu dünya erkeğin zihniyle yapılandırılmıştır. Bu yüzden kadınların geri kalması, bence o kadar da sıra dışı değildir. Yani doğaldır. Çünkü
bilimi bugün kadınlar yapılandırsaydı, erkekler geri kalacaktı! Yani herhangi bir uğraşı, kimlerin yapılandırdığı, o uğraşın anlaşılırlığında önemli
bir faktördür! Dolayısıyla bence bu olayı, kadın ve bayan gibi iki sığ adlandırmaya indirgemeyin.
Sayfa 288