Gönderi

320 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Güzel fakat biraz karışık bir kitaptı. Klasik Arkadyalardan biraz daha farklı geldi bana tarzı. Flashbackler biraz daha düzgün bir şekilde anlatılabilirdi diğer Arkadyalardaki gibi. Özellikle yerel isimler birbirine çok benziyor, U Ba, U May, U Saw gibi. Bu da kafa karışıklığı yaratıyor insanda, ama Burmalı fakir halkın yaşantısını çok gerçekçi bir şekilde anlatmış, sanki oranın sokaklarında geziyormuşuz hissi veriyor. Ayrıca batıl inanç konusu da çok güzel ele alınmış ve sömürgeci toplumların fakir halkı nasıl sömürdüğü ve fakir halkın üzerinden nasıl kazanç sağladığı da çok çarpıcı bir şekilde anlatılmış. Özellikle ders niteliğinde anlatılan olaylara bayıldım diyebilirim. Prens, Prenses ve Timsahın Öyküsü çok hoşuma gitti. Kitap 3 kısımdan oluşuyor, ilk kısımda Julia Win'in mezuniyetini kutladığı gün babası bir anda ortadan kayboluyor, Julia Win'in annesi pek kafasına takmazken bu durumu, Julia ise babasını merak etmektedir. Üstelik annesi de 40 yıl önce yazılmış bir mektup bulur ve Julia'ya verir. Julia bu mektupla birlikte babasının iş yerine yurtdışına, doğduğu topraklara gittiğini fakat orda nerde olduğunu neden kimseye haber vermeden gittiğini öğrenmek üzere, babasının geçmişindeki sır perdesini aralamak üzere uzakdoğu topraklarından Burma'ya yolculuğa çıkar. 2. kısımdan itibaren Julia'nın babası Tin Win'in zorlu geçen çocukluğu sonrasında bir anda gözlerinin görmeyişi ile birlikte yaşadığı zorlukların katlanarak artmasını fakat bu zorlukların üstesinden gelmesini, ayrıca Tin Win'in görme engeli sonrası diğer duyu organları ve iyilik dolu kalbi Tin Win'e yol göstermektedir, bu yolda da doğuştan engelli Mi Mi ile tanışır. Mi Mi ile Tin Win'in birlikteliğini, aşkını, birbirlerini tamamlayışını (Tin Win Mi Mi'yi sırtında taşırken, Mi Mi de Tin Win'e yol göstermektedir), yoldaşlığını, fakirliği, özgürlüğü, dayanışmayı, batıl inançları, huzuru, zorlukların üstesinden gelmeyi o kadar güzel anlatmış ki, bu kısıma bayıldım diyebilirim. Tin Win'in 40 yıl önce yaşadığı ve unutamadığı aşkına olan bu yolculukta aşkı, yaşanan değişimleri ve Tin Win'in bu fiziksel değişimlere verdiği tepkileri de çok güzel bir dille anlattığını söyleyebiliriz. Mutlaka okuyun, ben beğendim, insanların empati duygusunu harekete geçiren gayet hoş bir kitap olmuş. İyi okumalar dilerim.
Her Kalp Kendi Şarkısını Söyler
Her Kalp Kendi Şarkısını SöylerJan-Philipp Sendker · Arkadya Yayınları · 20192,301 okunma
·
99 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.