Gönderi

Üç çocuğun sahiplendiği, üç ağaç...
Bir çocuk, adı Yusuf idi, sarı saç, mavi göz, cılız biri herkesin bildiği güya mahallenin haytası idi. Üç arkadaş edindi, Binalar ortasın bir arsada gözüne -üç badem ağacını kestirdi. Gidip hemen kendine bir ağaç seçti, En kolay tırmanılan, En çok bademi olan bu ağaç idi. Yalnız badem yemekten sıkıldı da, koşup arkadaşlarına haber etti. İki arkadaş birde Yusuf, Elleri ardına bağlı Ağaçlara alıcı gözüyle baktı ve karar verdi. -aceleyle- Biri çıktı Yusuf'un ağacına, bu benimdir dedi. Diğeri de çıktı aynı ağaca, benimdir dedi. Yusuf çıkamadı aynı ağaca, bu kez ona zor geldi. baka kaldı aşağıdan, hevesi kırık badem ağacına.. göğe kara çizgiler çalmış ince dallarına. Değdi gözü Dal ucunda benek meyvasına. Fark etti arkadaşları da gözüne değen meyvayı, Başladı aralarında dalın ucuna yetişme telaşı... Biri dal kırdı diğeri daha da hırslandı, hırslanan dalın üstünden arkadaşını sallayıp attı. Tam dalın ucuna gelmiş sırıtıyordu ki dal kırıldı, attı sırtından çocuğu, badem ağacı. Düşen çocuklar ah etti, evin yoluna viran etti. Yusuf'un önüne bir dal indi dalın ucunda binlerce badem var idi. 14.03.22
·
71 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.