Küçük Yaşamların Büyük Öyküleri; Güz Gelmeden.
Kalemiyle yeni tanışma fırsatı bulduğum 
Selçuk Baran ’ın son eseri 
Güz Gelmeden , Yeşilçay adlı küçük bir sahil kasabasında kısa bir dönemi ele alırken, büyük olayların küçük insanların dünyasında yarattığı fırtınaları, onların hayatlarında bıraktığı kalıcı izleri, sevgilerini, korkularını, körü körüne bağlı kaldıkları inançlarını, sonra inandıklarının yerle bir edilişine tanık olup hayallerinin yıkılışını akıcı ve yormayan bir üslupla ele alıyor.
Damakta üslûben hafif 
Vedat Türkali tadı bırakan yazarın, tarih belirtmese de ülkemizde iç karışıkların yaşandığı yakın tarihi ele aldığını birçok satır arasında fark ediyorsunuz. Fener bekçisi Affan, Memetali beyin oğlu Erol, ablası Nilgün, aykırı, başına buyruk ama temiz kalpli bir genç Yusuf, emekli avukat Suat bey gibi sıradan, bir o kadar da içimizden karakterler yaratmayı başaran yazar, sağ/sol kavgasında her iki tarafa da incelikle eşit mesafede durmasıyla Vedat Türkali ‘den ayrılıyor. Zira bu konuda o kadar hassas ki karakterlerin hem iyi hem kötü yanlarını tartarken, imalarda bulunmak yerine bu gençlerin sistemin içinde nasıl yok olup, ezilip gittiklerine, inançlarının nasıl sömürüldüğüne, maşa olmaktan öteye gidememelerine ve bu kavganın ateşini diri tutmak adına nasıl yakıt olarak kullanıldıklarına değiniyor.
Selçuk Baran ‘ın dönemi anlatan bir çok yazarın aksine bu kadar objektif olabilmesi beni derinden etkiledi. Ayrıca yazarın kendini avukat Suat ile özdeşleştirdiğini düşündüm; çünkü bu karakter, tam da eserin vermek istediği mesajları veren bir aracıydı eserin içinde. Eski bir devrimci olan avukat, kendi gençliğinden yola çıkarak, gençliğin nasıl harcanmış olduğunu, gençlerin ‘davaları’ uğruna neleri yitirdiğini gördükçe kahroluyor; yaşamını onları anlayıp savunmaya adamış, fakat bu sistem var oldukça gençlerin yalnızca isimlerinin değişeceğini ve haksızlıkların her zaman sürüp gideceğini anlamış.
Yürekten inanmak, inancı uğruna hatalar yapmak, dostluğun, aşkın, ailenin, geleceğin bu uğurda yitirilişi üzerine samimi bir eser.
İyi okumalar dilerim.
·
434 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.