İbn fadlan arap bir tüccar, aynı zamanda gezgin. Doğruluğu ve dürüstlüğü hususunda meslektaşı ibn battutanın aksine ittifak vardır. Seyahatnamesinde, maruftur henüz islamla tanışmamış veya yeni tanışan türkler hakkında ilginç bilgiler verir. Onları tanımlarken şöyle der;
Oğuzlar tuvalet ihtiyaçlarını giderdikten sonra temizlenmezler, cünüplükten ve diğer
şeylerden dolayı bile yıkanmazlar. Suyla ilişkileri adeta yok gibidir. Bilhassa kışın hiç yoktur.Kadınları erkeklerinden ve yabancılardan dolayı örtünmezler, gizlenmezler. Aynı şekilde kadınları yabancılardan bedeninin hiçbir yerini gizlemez. Bir gün onlardan bir adamın evine indik. Oturduk. Adamın karısı da
bizimle oturdu. Bizimle konuşurken cinsi organını açtı ve kaşıdı. Biz görüyorduk,yüzlerimizi kapadık. “Estağfirullah!” dedik. Kocası güldü.Tercümana, “Onlara söyle, gördüğünüz gibi sizin yanınızda onu açıyor, siz görüyorsunuz ama ona bir şey olmuyor. Bu onu kapatıp da başkalarına müsaade etmesinden daha iyidir” dedi.
İbn Fadlan yeni islam olmuş Türkleri anlatırken de onların diğerlerinin aksine ayda yılda birkaç kere nehirlerde yıkandıklarını ama bunu kadın erkek karışık şekilde yaptıklarını bildirir.