_____________________________________
•”Her insanın hayatında büyüleyici bir dram vardır.”
_____________________________________
Onbeş yaşındaydım. Nazilerin sınır dışı etmek için Gettodan istasyona götürdükleri gruptan kaçmayı başarıp sahte kimlik kağıtlarıyla Hıristiyan gibi yaşadığım Budapeşte'ye geri dönmüştüm. Ailemdeki herkes yakalanıp sınır dışı edilmişti bile..
Kitap, Yalom’un Yahudi soykırımını yasayan arkadaşı Robert Berger’in yıllar sonra bu yaşadıklarını anlatmasını konu ediyor. Berger’in yıllar boyunca bu yaşadıklarını bastırarak nasıl baş ettiğini görüyoruz. Yıllarca bastırılan duyguların bir olayla gün yüzüne çıkıp insanın yüzleşmek istemesi insan psikolojisinin derinligini bir kez daha gözler önüne seriyor.
“Kısa bir süre önce fark ettim ki, ameliyathane benim direnişte ki tehlikeli hayatımın yerine geçmişti. Ameliyathanede tehlikeyle ve riskle birlikte yaşıyordum, ama hayat kurtaran kalp ameliyatlarıyla bu tehlikeyi alt ediyordum. Kendimi en rahat hissettiğim yer her zaman ameliyathane olmuştur. Annenin sütü gibi. Anlıyor musun??” diyen bir doktor ile ;
“Ben yalnızca yürüyen yaralarla çalışan ehil bir psikiyatrım, böyle kafa bozukluklarına alışık değilim,"diyen bir psikiyatrın sohbeti konu edilmiş ,doyurucu bir kitaptı..
“Kendimi yalnız, kayıp ve umutsuz hissediyorum.”
"Bir sürü soru soruyorsun, ama tek bir cevabı var: Kendi başıma yaptım."
“Yoğun bir şeyler oluyor... geçmişim durmadan aklıma geliyor... ikili hayatım, gece ve gündüz, hepsi birbirine giriyor.”
“Spinoza'ya göre saf bir tesadüf veya özgür irade yoktur. Her şeyin nedenini bulmak zorundayız.”