Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

399 syf.
6/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Kitabı ister istemez okuma sürem boyunca King’in bir diğer yatağa mahkûm kitabı Sadist ile kıyasladım. Gerilim olarak Sadist’ten aldığım gerilimi birkaç sayfa hariç maalesef kitaptan hiç alamadım. Kitap biraz karışık ve açıkçası giriş kısmından sonra da sıkıcı başlıyor her şey. Jessie yatakta bir seks oyunu sonucunda mahkûm oluyor, bir fantezi için iki tarafın da isteği ile kocası tarafından kelepçelenmiş ve kocası tarafından anlaşılamıyorken, bir taraftan da iki farklı iç seslerle (bazı kısımlarda sayı çoğalıyor) mücadele ediyor, bazen de beraber hareket ediyorlar. İçindeki iki farklı iç sesi de basım olarak farklı bir fontta, italik olarak basılmışlar, bazı kısımlarda hangi iç sesin konuştuğu cümle sonunda söylense de ister istemez karışıklıklar olabiliyor, bu karışıklık ise 40 – 50 sayfa okunduktan sonra artık hangi iç sesin ne tarz cümleler kuracağına hâkim olduktan sonra sorun çözülüyor; ama bu sefer de sorun kitabın başka kısımlarında boy gösteriyor. Bu sefer de sıkıntı -en azından bana göre- paragraflar arası boşluklar oluyor. Çoğu romandan da bildiğimiz üzere bir sayfada iki farklı kişiyi anlatırken ya da iki farklı yer veya zamanı anlatırken paragraflar arasında iki boşluk bırakılır, bu durumda da okur farklı bir kısma geçildiğini anlar ve okurken herhangi bir şekilde de karışıklık olma durumu söz konusu olmaz; ama bu kitapta kitap içinde hem kitabın geçtiği zaman anlatılırken hem de Jessie’nin geçmişine geri dönüşler yapılırken sanki aynı zaman ve mekan anlatılıyormuş gibi tek bir boşluk bırakıldığı için yeni paragrafın ilk cümlelerinde anlam karmaşası oluşuyor. Tamam kitap psikolojik bir gerilim bu kısımlarda da böyle olunca bir bilinç kayması filan oluyor ama maalesef karışıklık ve kitaptan az biraz sıkılabilme ihtimali bana göre daha yüksek oluyor. Bu durum King’in isteği mi, yabancı yayıncının isteği mi yoksa Altın Kitaplar’ın hatası mı bilmiyorum ama keşke böyle bir durum bu kitapta olmasaymış. Karakterimiz yatağa kelepçeleniyor ve kocası kalp krizi sonucu hayatını kaybediyor. Tatil için, bir seks oyunu için geldikleri bu doğa içinde göl kenarında bulunan evde Jessie kolları yatağa kelepçeli, bacakları iki yana açık bir şekilde mahsur kalıyor. Karakterin durumu bu şekilde ve bir odanın içinde, 400 sayfa boyunca King neler yazmış ve okuru ne şekilde gerebilmiş sorusu kitap için en büyük soru işareti ve merak konusu oluyor. Kitap boyunca King’in bilindik tarzındaki gerilim unsurları maalesef çok az var -ama bir yerde de çok etkili-, onun haricinde de Jessie’nin kafasının içinde konuşan, bazen ona kızan bazen de onunla alay eden sesler var, işte burada King psikolojik bir gerilime gidiyor, Jessie fiziksel olarak kollarındaki kelepçelerden kurtulmaya çalışırken psikolojik olarak da erkek egemenliği altındaki kelepçelerden kurtulmaya çalışıyor. Peki bu kısımlar güzel mi, tasvirler ve değinilen konular kesinlikle çok güzel ama bir o kadar da maalesef sıkıcı, çeviriden mi desem yoksa sürekli yapılan geri dönüşler, zaman kaymaları okurken kitaptan kopartıyor mu desem, anlatılanı kafada canlandırmak zor mu oluyor desem bilemedim ama kesinlikle yer yer sıkıcı bir kitap ve King’in kötü romanlarından. Kitapta en çok sevdiğim karakter eskiden adı Prens olan ve vaktiyle Catherine Sutlin’in çok sevdiği göz bebeği olan sahipsiz, başı boş köpek. Kitap içinde belki de bir insanın başına gelmesini hiç istemeyeceği şeyler yapıyor olabilir ama ben kendisini çok sevdim ve ona yaptığı her bir şey için de hak verdim. Bazı incelemelerde bazı arkadaşlar eskiden adı Prens olan başı boş sahipsiz köpeğe çok yüklenmişler, olmaz olasıca veya lanet köpek filan demişler ama King’in kitap içinde farkındalık için sokak hayvanları ve başı boş hayvanları anlattığı uzun paragrafları maalesef anlamadan, terk edilmenin, aç kalmanın, sürekli tekmelenmenin, yerden alınan cismin kendisine atılmanın, kısa bir sürede 40 kilogramdan 20 kilograma düşmenin nasıl bir şey olduğunu bilmeden ve fark edemeden. Hâlbuki eskiden adı Prens olan sahipsiz başı boş ve terk edilmiş köpek Jessie’ye bakıp daha ilk sayfalarda “benim yerimde olsaydın sen de aynı şeyi yapardın” diyerek her şeyi çok güzel özetliyor olmasına rağmen.
Oyun
OyunStephen King · Altın Kitaplar · 20071,207 okunma
·
213 görüntüleme
Yamtar okurunun profil resmi
Bende şuan bunu okuyorum, Diğer okuduğum King romanları gibi değil malesef biraz daha durağan ilerliyor ama bu kitapta sanki gerilimden ziyade psikolojik olarak yazılması bu sonuca vardırıyor. Yorumunuz çok güzel teşekkürler
İsmail okurunun profil resmi
Usta, usta(King) bak; gör, duy bu yazılanları.Yarın bir gün, hani şu oğlunla mı kızınla mı çıkaracağın roman var ya.Ha işte ona iyi bir ayar ver.Değilse puanların düşüp geliverir.:))
mithrandir21 okurunun profil resmi
:) :) Kitaptaki tespitler vs. aslında çok iyi ama maalesef bana göre bir kitap değildi.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.