Gönderi

408 syf.
·
Puan vermedi
#okuduklarımdan #okudumbitti Siz hiç bir atlas okşadınız mı? Evet evet bir atlastan bahsediyorum. Bildiğiniz coğrafya atlası! O, okşuyordu. Minik bir çocuğun başını ya da bir kedi yavrusunu okşar gibi okşuyordu coğrafya atlasını. On dört yaşındaki Dita, Auschwitz'de Naziler tarafından esir alınan pek çok tutsaktan biriydi. Anne babasıyla birlikte Prag'daki Terezin gettosundan alınan Dita, kampta rutin hayatın bir parçası haline gelen dehşet ve korkuya uyum sağlamaya çalışan çocuklardan yalnızca bir tanesiydi. Çocuklar ve ailelerin bir arada kalmasına izin verilen 31. blokta mahkumlar gizli bir okul kurmuştu. Kitapların kesinlikle yasak olduğu kampta attıkları her adıma dikkat etmeleri gerekiyordu. Alman asıllı bir Yahudi olan Fredy Hirsch, bir gün Dita'ya mahkumların muhafızlardan gizleyerek kampa soktukları kıymetli sekiz kitaptan bahsetti ondan bu kitaplarla ilgilenmesini ve korumasını istedi. Daima sayfaların ve içinde barındırdıkları farklı hayatların büyüsüne kapılmış olan Dita, bu teklifi hiç düşünmeden kabul etti ve Auschwitz'in kütüphanecisi oldu. Sekiz kitaba, canı pahasına da olsa sahip çıkan, sayfalarını özenle çeviren, hasarlarını bir doktorun hastasına yaklaştığı şefkatle onaran Dita'nın atlası da bir bebek gibi okşamasının sebebi, kendilerinin fare kapanı gibi sıkışıp kaldıkları bu kampın dışında da bir dünya olduğu gerçeği, parmaklarını atlasın üzerinde gezdirdiği ülkeler ve şehirler Dita ve oradakiler için özgürlük, merhamet ve savaşsız bir dünya demekti. İnsanlık tarihinin en büyük utançlarından birine, gerçek bir yaşam hikayesine içiniz sızlayarak ve öfkeden delirircesine şahitlik edeceksiniz. Dili dini ırkı ne olursa olsun, hiç-bir canlının hak etmediği bu durum karşısın da duygularınıza gem vuramayacaksınız.
Auschwitz Kütüphanecisi
Auschwitz KütüphanecisiAntonio González Iturbe · Pegasus Yayınları · 20201,888 okunma
·
74 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.