Yazarımızla ilk kez, bu kitabıyla tanıştım. Grup okuması olmasaydı yarım bırakacağım kitaplardan biri olabilirdi. Kahramanların müthiş hikayelerini okuduğumuz bir bakış açısıyla değerlendirirsek eğer kitabı, Michael K. karakteri bize büyük bir hayal kırıklığı yaşatabilir. Karakterin toplum içindeki yabancılaşması, umarsızlığı, kayıp gitmesi, kendi hayatının bile kahramanı olmaması çok başarılı işlenmiş. Bütün sayfalarda, anti kahraman Michael K. tüm yavanlığı ile içimize oturuyor.
Yazarı biraz araştırdığımızda, Aparheit dönemine ve uygulamalarına muhalif bir yazar olarak anılıyor. Ancak kitapta o kadar örtülü anlatılıyor ki, çoğu zaman karakterin doğuştan gelen yüz kusurlarına mı yoksa ten rengine mi vurgu yapıldığını anlayamadım. Belki bu tarz konularda, antikahramanlar yerine, hikayesi ile fark yaratan yazarların hikayelerini okuma alışkanlığı ve bunun ilk tecrübelerimden biri olması, benim okumadan alabileceğim keyfin önüne geçmiş olabilir.
“Bir kahraman değildin, kahramanlığa öykünmedin hiç, ölüm orucu kahramanı bile olmadın”
Benim de, bu seferlik kahramanım olamadın Michael K maalesef…