Gönderi

Obi-Wan, Anakin’in oğlunu, Luke’u koruyacak ve vakti geldiğinde onu bir Jedi olarak eğitecekti. Artık bütün amacı buydu. Bunu Anakin’e borçlu olduğunu düşündü. O karanlığa düşerken yardım edememişti belki fakat bu hatayı Luke’ta yapmayacaktı. Anakin’in üvey kardeşi Owen, Anakin’in karanlığa düşmesinden Obi-Wan’ı sorumlu tuttu. Belki de haklıydı, belki de kardeşinin bu duruma düşmesine engel olamamakla en büyük suç kendisindeydi. Owen, Luke’un eğitilmesini istemiyordu. Onu bir çiftçi çocuğu gibi yetiştirecek ve normal bir hayatı olacaktı. Fakat Obi-Wan çok iyi biliyordu ki Luke’un damarlarında akan kan, Anakin’in kanıydı. O bir çiftçi olarak yaşayamazdı, bunu güçte hissediyordu. Owen eğitimine karşı çıksa da, en azından Luke’u görebiliyor ve koruyabiliyordu. Luke yaşlı Obi-Wan’ı “Ben” ismiyle eski bir keşiş olarak tanıyordu. Belki de delirmiş yaşlı bir keşiş. Luke ile birlikte yeniden bir ailesi olduğu hissine kapıldı. Qui-Gon, Satine ve Anakin’den sonra şimdide Luke ailesi gibi olmuştu. Luke’u her daim korudu ve kolladı. Tıpkı bir babanın oğlunu koruduğu gibi. Tatooine sürgünü boyunca sadece Luke’a göz kulak olmakla kalmadı. Kendiyle de hesaplaştı. Galaktik İmparatorluk ile gelen karanlık dönemden, Anakin’in karanlığa düşmesinden kendini sorumlu tutuyordu. Biraz daha dikkatli olabilseydi, biraz daha insani duygularına yenilmiş olmasaydı her şey farklı olacaktı. Şansölye’nin bir Jedi çırağıyla bu kadar yakından ilgilenmesinin arkasındaki nedeni nasıl görememişti? Peki ya eğittiği o gencin, karanlığa teslim olduğunu nasıl anlamamıştı? Anakin’in karanlık tarafa geçmesine asla anlam veremedi. Evet, Anakin hırslı bir Jedi’dı. Bazen kuralların dışına çıktığı da oluyordu. Ama Anakin kötü biri değildi. İçindeki merhameti ve iyiliği Obi-Wan her zaman hissetmişti. Bir aile kurmuştu ve çocuğu olacaktı. Sadece bu bile karanlık bir hayata geçmemek için yeterli bir sebepti. Anakin’in bu tercihinin sebebini Obi-Wan hep kendi eğitiminde yaptığı hatalardan kaynaklandığını düşündü. Keşke Qui-Gon ölmemiş olsaydı ve Anakin’i o eğitseydi diye düşündü hep. Geceleri Anakin ile yaşadığı maceralar, Satine, Qui-Gon, tapınaktaki eski anıları gözünün önüne geliyordu. Yaşlı gözleriyle geriye baktığında çok şeyi kaybettiğini gördü. Mustafar’ı düşündü, Anakin’i son kez gördüğü yeri. Karşısındaki Anakin değildi, Vader’dı ama onu öldürememişti. Çünkü son ana kadar hala içinde bir umut vardı. Obi-Wan Kenobi, duygularını her ne kadar örtmeye çalışsa da nihayetinde bir insandı. Seviyor, bağlanıyor, korkuyor, üzülüyor ve vazgeçmiyordu. İşte o zaman kadim Jedi kanunlarının ne yapmak istediğini tam olarak öğrenmişti. Jedi bu kanunlar ile canlıyı duygularından arındırmaya çalışmıyordu. Sadece duyguları ile arasında bir mesafe koyarak, gerektiğinde mantıklı kararlar verebilmesini amaçlıyordu. Belki de Jedi ve kadim ustalar aradan geçen zamanla bu kanunları çok yanlış yorumlamıştı. Çünkü bir canlının duygularını örtemezsin. Bunu yapmaya çalışırsan duygular daha fazla o kişiyi saracaktır.
·
53 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.