Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

208 syf.
·
Puan vermedi
İnceleme yazıp yazmama konusunda biran tereddüt yaşadım. Bu girişimden de anlaşılacağı gibi teknik değil de duygusal bir yazı olacak. Kitaptaki yaklaşımlar , varsayımlar, iddialar yabana atılacak şeyler değil. Kitabın sonsözünde dediği gibi iki hayat ,iki karaktere de haksızlık edildi, zira yaşamları birbirine karıştı, yaşamları çalındı. Apollonius unutturulmaya çalışıldı, İsa'yı da Apolloniusa benzetip yeni bir karaktere bezediler yahut belki de tam tersi!. Bu iddialara, yaklaşımlara zerre kadar önem vermezdim, eğer Hristiyanlık Filistin topraklarından yayılsaydı. ( Oysa zamanın süper gücünün başkentinde Roma dan yayıldı ) Hatta çok çok sonraları Anadolu ve doğduğu topraklar olan Orta Asya'ya bambaşka bir şekille gelmeseydi. Roma- Bizans imp. Konstantinin devlet siyasi politikası olarak sürülmeseydi. Kitabin yazarı konuyu biraz toparlamış, tabii kendince bir sonuca da varmış, lakin sanki bazı yerlerde verileri , boşlukları doldurmak için zorlamış gibi geldi bana. Ama bu kitabın vermek istediği mesajı önemsizlestirmiyor, sadece bilgi noksanlığı, bakış açısında ki eksikliğinden kaynaklanıyor. Rahmetli yaşasaydı kendisiyle konuşurdum bu mevzuları. Ve kitapta çok daha farklı bir perspektiften yazılırdı. Anadolu ve Orta Asya tam tersine çok çok sonraları hiristiyanlaştı. Kazananlarda siyasi otoritenin gücü ile tarihi oluşturdular. Yön verdiler , çarpıttılar, değiştirdiler ve dönüştürdüler. Kapadokyada ki göreme deki eski yeraltı kiliselerini anlatırken eski hiristiyanların baskılardan korkup yeraltında saklanıp öğretilerini dinlerini yaşamaya ve yaşatmaya çalıştıkları öğretildi bizlere, oysa durum tam tersiydi. Pagan inanışlar hiristiyan baskısı altındaydı. Bu topraklarda İsa yı tanıyan yoktu bile. Bildikleri tek Yahudi peygamber Yahya idi. Paganlar takiye yaptı ve zamanla da silindiler. (Dün farkettigim bir şeyi buraya not edeyim. Dün Konya da Sille deki en eski kiliselerin birine gittim. Ve ne gördüm bilin. Takiye için yapılan Apolloniusun resmini, sözde İsa.. bir de tavanda ,göz vardı, mısırın gözü, illuminatinin gözü, sözde kilise burası.) Oysa Apollonius o dönemdeki en meşhur veliydi. Sevgiyi vaaz eden, hayvan kurbanını tastik etmeyen, hiç bir hayvanın etinden, sütünden, derisinden faydalanmayan, para sevgisinin kötülüklerin başı sayan, mal, mülk edinmeyen, Roma sarayına yakın durmayıp, mektupları ile imparatorlara ayar veren, kılık kıyafeti başta olmayk üzere tam bir derviş hayatı yaşayan, zamanin tıp ilmini almis, hakikat, hikmet için yollara düşen, kadından uzak duran, din adamlarına çatan Apollonius.. Daha çok sözüm var ama, kitabın dışına çıkıp, cagristirdiklari oldu bu benim yazım.
Hangi İsa - Tyanalı Apollonius
Hangi İsa - Tyanalı ApolloniusAytunç Altındal · Destek Yayınları · 2019290 okunma
·
396 görüntüleme
Gamax okurunun profil resmi
İlginç bir konu, incelem için teşekkürler. Kalemine sağlık... 🙏🏻👍🏻
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.