Tamamlanmış bir yapbozun parçası kaybolduğunda resim bozulur ve eski anlamı kalmaz artık. Defne ortadan kaybolduğunda Mert'te hayatının anlamını bu şekilde kaybeder. Sokak sokak âşık olduğu kadını ararken tanıştığı insanlar farkında olmadan o yapbozda birer parça haline girerler. Defalarca konusunu silip baştan yazdım. Belki pek bir şey anlamadınız konusundan ama spoi de vermek istemedim. Şayet aklınızda alsam mı soruları dönüyorsa, benim gibi hiç fikriniz olmadan direkt sepetinize ekleyin. Pişman olmayacağınıza eminim çünkü karakterlerin tavırları, sözleri, düşünceleri... bizim en yakından tanıdığımız kişilerdi. Sadece kendini düşünen, bir başkası için kendini unutup kendinden uzaklaşan, başkalarının istekleri için kendini geri plana atan insanlarla doluydu roman. Gerçek hayatta da öyle değil midir? Yok mudur hayatımızda bencil, bizi ikinci plana atan dostlarımız, akrabalarımız, tanıdıklarımız? Ya da onlar için kendimizi unuttuğumuz zamanlar olmadı mı? Küçük bir an bile olsa olmuştur mutlaka. Bu roman ise bize bunu hatırlatıyor, belki de farkında olmamızı sağlıyor. Ha hiç yok mu diğer insanları da düşünen karakter derseniz, var derim. Her sabah sokak çocukları için sandiviç hazırlayan, yaşlı komşusunun çiçeklerini sulayan ve hayvanlar için yemek bırakan örnek almamız gereken bir adamda vardır elbet. Bunun yanı sıra hayal kırıklıkları, üzüntü, pişmanlık, bencillik, aşk, mutluluk gibi birçok duyguyu okuyucu olarak oldukça yoğun yaşıyorsunuz. Sebebi ise tamamen yazarın kalemi. Oldukça etkileyici, akıcı bir dili var. Mutlaka bir şans tanıyıp karakterlerle tanışmalısınız. Keyifli okumalar dilerim! instagram.com/blogomia?igshid...

Aşkın -De HaliBüşra Yılmaz · Epsilon Yayınevi · 2022684 okunma

·

361 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.

Gönderi

mia.