Gönderi

1062 syf.
8/10 puan verdi
·
74 günde okudu
Çok sevgili Tolstoy.. kitabı okurken büyük bir sabırsızlıkla okudum ve üzülerek belirtmeliyim ki, bu heyecan yönlü bir sabırsızlık değildi. Asla görgüsüzlük ve haksızlık etmek ya da bir cüretsizlikte bulunmak istemem lakin, okurken “buralara ihtiyaç yoktu” dediğim kısımlar yok değildi. Yani o kısımlar olmadan da yalınca kitabın anlaşılır bir cetvel oluşturacağına ve aktarmak istediği düşünceyi şahane aktarabileceğine yemin edebilirim. Bu bana öyle geliyordur belki de. Her ayrıntısıyla gerekli görenlerimiz de mevcuttur muhakkak, ancak düşüncem bu yönde. Sadede geleyim biraz daha, kitap bize güzelliğin ve mutluluğun kendi kendini bitiren, yitiren ve tüketen bir şey olduğunu büyük bir çaresizlik dokusuyla anlatıyor. Anna hakkında söyleyebileceğim en aşikar gerçek; güzelliğe karşı içimdeki iğreltiyi tetiklediği. Sevmemek elde değil mükemmel bir baş yapıt ancak kitaba girip yeter artık kendine gel diyesi geliyor insanın. Aynı zamanda bazı gerçekliğine kuvvetle inandığımız (bu iyi ya da kötü yönlerde olabilir) duyguların kendi kendine işlevsizleşen ve kaybolan, aslında hiç var olmayan bir maske ya da heves kundaklaması gibi bir şey olabileceğini de çarpıyor aklımızın köşelerine. Kitabın ismi neden bu anlamış değilim çünkü Anna kadar yer verilen baş karakterler de var ama Tolstoy ne diyorsa o. Levin’in inanç konusundaki keskin dönüşleri, Anna’nın zıt kutuplardaki çaresiz sıkışmaları, Sergey’in aşk ve sadakatteki ölçüsü, Oblonski’nin pervasızlığı, Kiti’nin yıkılış ertesi doğruluşu deerken.. güzel ve hoş bir atmosferle sürüyor. Muhteşemdi. Ancak dediğim gibi bazı kısımlar beni tıkadı. Yine de ve yine de. Öyle. SPOİLER BURASI! (Anna okurken beni öyle çok sinirlendirdi ki beddualarım yüzünden ölmüş gibi hissediyorum ufak bir vicdan hesaplaşmasındayım. Onu öyle sevdim ki üzülmeden de edemiyorum. Kitaptaki iki ayrı vazgeçilmez zaafının birbirine bu kadar zıt olması ve birini tercih ettiğinde birini kenara bırakması gerekliliğindeki çıkmaz çaresizlik beni de yiyip bitirdi. En çok oralarda kayboldum diyebilirim. Bu hikayede sadece Vronski için sözüm yok. Kendine bir şey söylettirmeyen bazı karakterler olur çok nadir kitaplarda. Bu da tam ondan işte. Kitabımıza olay örgüsünden bakarsak eğer sonucunu sormadan edemeyeceğim.. tüm bu olanlar boşuna mıydı?)
Anna Karenina
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201939,7bin okunma
·
38 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.